Teğmenlerin alternatif yeminine yönelik AK Parti adına Ömer Çelik açıklama yaptı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli açıklama yaptı..
Ömer Çelik genel hatları ile "Birtakım siyasetçi, aydın, emekli asker; 'Bu görüntülerden hükümete mesaj verildi' gibisinden üslupla konuşmaları Bunların yaptığı şey eski vesayet anlayışının diriltilmeye çalışılması meselesidir. Bir de tabii bunlara cevap vereyim derken, milletin gözbebeği gibi baktığı TSK'nın geleceği için yetiştirilmiş teğmenlere hakaret edilmesi de kabul edilemez. Çerçeve budur" dedi, bitirdi..
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, "İlk başta sorulması gereken soru şudur: Siyaset ve toplum gündemine oturan, medyada her gün otopsi raporu yazılan vaki yeminin gayesi nedir Buna kim ya da kimler karar vermiştir Kanunla belirlenmiş yemini müteakiben mezun subayların bir bölümünün dile getirdikleri yemine ihtiyaç duyulmasının mana ve maksadı nasıl yorumlanmalıdır"
Bence önemli sorular..
Cevaplanması gereken sorular..
Ama birileri, bunlara cevap vermeden, "Nerenize battı, Mustafa Kemal'in askerleriyiz sloganı" diyorlar..
Ben de açık açık söylüyorum:
"Irkçılık yaparak 5 oy alan, CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan gizli görüşmelerle, ortaklarından habersiz, şantajla üç bakanlık sözü alan, omurgasız Ümit Özdağ'ın, "nerenize battı" sözü, bana battı..
Bu ülkenin medya mensuplarında ilkesizlik, şerefsizlik, onursuzluk zirve yapmamış olsaydı, bu adam hiçbir gazetenin manşetine çıkabilecek yüz bulamazdı..
"Mustafa Kemal'in askerleriyiz sloganı, neremize batmış"
Bu sloganın, Yunan'a karşı değil..
Bu milletin çocuklarına karşı söylenmesi, bize battı..
Var mı diyeceğiniz..
Bu sloganın, Fransızlara karşı değil, İngilizlere karşı değil, Amerikan askerlerine karşı değil.,.
Mehmetçiği sembolize eden Anadolu çocuklarının seçtiği Cumhurbaşkanı'na karşı söylendiğini iddia eden ahlaksız siyasetçilerin istismar etmesi üzerine, o yemin eden teğmenlerin çıkıp, "Asla.. bizim Başkomutanımıza karşı bir saygısızlığımız yoktur Olamaz" hatırlatması yapmamaları battı.
Açık açık da aktaralım..
Alternatif korsan yemini yaptıran teğmen kızımız, sahibi Fransa'da olan Sözcü gazetesinin yazarına konuşmuş.
Konuşmadığı halde, Aytunç Erkin öyle gibi göstermiş ise ve teğmen kızımız da tekzip etmedi ise, bu da onun sorunu, benim değil..
Teğmenimizden beklerdim ki, Sözcü'nün yazarı, Fransa'da yaşayan patronun işçisi Aytunç Erkin'e, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz"' sloganı atsın.
"Patronun Fransa'da niye yaşıyor Mustafa Kemal hayatının son 15 yılında, yurtdışına tek adım atmamış. sizin patronunuz, niye Fransa'da" desin..
Ardından hatırlatsın: "O Fransız ki, işgal ettiği Maraş'tan M. Kemal öncülüğündeki Anadolu harekatı ile sökülüp atılmıştır. Sütçü İmam'ın uyarısı ile daha bir asır önce Fransız işgali sonlandırılmış iken.. Şimdi hâlâ terör örgütü PKK'nın hamisi o Fransa iken.. O Fransa'da yaşayan, İngiltere'ye sığınan, Amerika'da ömrünü geçiren herkese haykırıyoruz: 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demesi gerekirken..
Bakın ne demiş:
"Herkes bizi tarikatçı - cemaatçi diye konuşuyor. Biz Atatürkçüyüz, hiçbir cemaat ve tarikatla alakamız olmadığını herkes gördü. Pişman değilim."
Ben Harp Okulu öğrencilerine, bugünkü dönemde kimsenin cemaatçi dediğini duymadım.
Onlara tarikatçı denildiğini duymadım..
Sadece Harp Okulu'nda, halkımızın 95'inin Müslüman olması da dikkate alınarak, açılmış bir mescid olduğunu biliyorum.
Mescid açılmasının da tarikatlara bağlamanın bir cehalet olduğunu söylemeye gerek yoktur sanırım..
Ama teğmen kızımıza hatırlatayım..
Alternatif yeminin arka plandaki organizatörü henüz belli değil ama. Ön plandaki organizatörü teğmen kızımıza, birileri ciddi ciddi, "Bunlar da mı, darbeci" diye sorgulamalar yapıyorlar..
Ciddi ciddi, "Yine mi CIA oyunları ile karşı karşıyayız" diye şüphelerini dile getirenler oluyor..
Çıksın teğmen kızımız açıklasın: "Biz, CIA oyuncusu değiliz. Biz darbeci değiliz.."