Bilim ne der: İnşaat mühendisi mi, işletmecimüteahhit mi

Dindar insanları sürekli suçlarlar.. Bilime gerekli önemi vermeyen, bilim insanlarına gerekli değeri vermeyen insanlar gibi damgalar, mahkum ederler..

Buyrun 31 Mart seçimlerinde, bilim insanlarına değer verme konusunda, solcusuna-sağcısına, dindarına-ateistine, komünistine-faşistine hodri meydan diyelim..

Adaylara baktığınızda, iki isim var..

Biri Murat Kurum. Diğeri Ekrem İmamoğlu..

Bilim insanlarına değer verilmesini isteyenler, bu iki isimden hangisini tercih etmeliler..

Ehliyet konusunda, hangisinin daha doğru bir tercih olduğunu söylemek zorundalar

Liyakat dediğiniz noktada, İstanbul gibi en öncelikli sorunu depreme hazırlık olan büyükşehirin, hangi isme daha çok ihtiyacı olduğunu kabul etmek zorundalar

Murat Kurum, inşaat mühendisi.. Gıda mühendisliğini kazanmış, ama gönlünde İnşaat Mühendisliği olduğu için, tekrar sınava girip, hayaline kavuşmuş..

Yine İstanbul'un en çok ihtiyaç duyduğu alan olan kentsel dönüşüm konusunda, yüksek lisansı var..

Yıllarca inşaatlardaki şantiye mesaisi, sonrasında TOKİ, devamında Çevre Şehircilik Bakanlığı koltuğunda yıllarca başarılı bir çalışma yürütmüş..

Objektif kriterlere vurduğunuzda. Siyasetten uzak bir değerlendirme yaptığınızda..

"Karşısında tuvalet terliği olsa, ona oy veririm" mantığı ile hareket etmediğiniz takdirde..

Aday yapılırken bile, kıyamayacağınız, "Acaba adaylığı kabul eder mi" diyeceğiniz bir isim, Murat Kurum..

Peki rakibi Ekrem İmamoğlu'nun mesleki kariyerinde ne var

Muhterem de İnşaat Mühendisliği ile yüksek öğrenimine başlamış..

Bitirse idi, arada "kentsel dönüşüm" yüksek lisansı farkı kalacaktı..

Ama Ekrem beye zor gelmiş, inşaat mühendisliği.

Veya, gönlü yokmuş bu alanda..

İletişim Fakültesine kaymış..

Orda da dikiş tutturamamış..

İşletme'den mezun olmuş..

İşletme mezunu pırıl pırıl arkadaşlarım var..

Kusura bakmasınlar..

Ama İstanbul'dan bahsediyoruz.. 7 şiddetini geçecek depreme hızlı şekilde hazırlanması gerektiğini, bilim adamlarının sürekli hatırlattığı 16 milyonluk nüfusa sahip İstanbul'dan bahsediyoruz.

"İnşaat mühendisi bir aday mı İşletmeci bir aday mı" denildiğinde, bilime değer veren hemen herkesin..

İstanbul'un kentsel dönüşüme duyduğu ihtiyacı bilen herkesin..

"Tabii ki İnşaat mühendisi. Tabii ki Kentsel dönüşüm yüksek lisanslı bir isim" diyeceklerdir.

İşletmeci bir isim, İstanbul'un devasa depreme hazırlık konusundaki sıkıntılarına nasıl derman olabilir ki

Hodri meydan..

"Bilime önem veriyoruz" diyenler..

Dindar insanları sürekli tahkir edenler. Tahfif edenler..

Siyasetin kirli çarklarından kendilerini kurtarıp, bilime gerçekten değer verip, ehliyete önem verdiklerini göstersinler.. Liyakati önemsesinler..

Ama göreceksiniz..

Sabahta akşama kadar "bilim" diyenler..

Bilim istismarı ile karşımızda politika yapanlar..

"Ehliyet yok oldu, liyakate kimse değer vermiyor, kadrolaşma tam hız" diyenler..

"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na ehil mi" diye sorarsanız, ehil..

"Liyakat sahibi mi" derseniz liyakat sahibi..

"Tecrübesi var mı" diye sorarsanız, tecrübeli..

Ki; dürüstlüğü konusunda da kimsenin itiraz edeceği bir defosu yok.

Murat Kurum'u tercih edeceklerine..

Özellikle kasdettiğimiz o malum çevre, "inadına Ekrem İmamoğlu" diyorlar ve seçimde de tercihlerini öyle kullanacaklar..

Yüksek lisansı olan bir inşaat mühendisi yerine, bir işletmeciye oy verecekler..

İşin daha vahim bir yanı var.

Ekrem İmamoğlu, işletme mezunu ama.

Tam da CHP zihniyetinin istismar ettiği rant konusunun belki de fakültede olmasa da, sahadaki yüksek lisansını yapmış bir kimlik..

Evet o inşaat mühendisi değil ama.