Ali Babacan'daki kafa, işte bu kadar!

Öyle allayıp pulladılar ki..

"ODTÜ birincisi" diye başladılar..

Tayyip Erdoğan'ın, adam kıtlığı yaşanan bir dönemde, altın tepsi içinde kendisine sunduğu bakanlık koltuğunu da istismar ederek..

Adamı göklere çıkardılar..

Şimdi geldiğimiz nokta neresi, biliyor musunuz..

Babacan, DEVA Partisi'ni kurarken, "Tek başına iktidara geliyoruz" diye çıktığı ihanet yolunda..

Gitti CHP'nin vagonu oldu..

CHP'ye vagon olup da, bir şey başarabildi mi

O da yok..

CHP kazanamadı ki, o da kazansın..

15 AK Parti eskisinin alnına, "CHP'den milletvekili seçildiler" damgasını vurdurdu..

Bu isimlerin başında da, "Ali Dibo" muhabbeti ile CHP'lilerce binbir türlü hakarete maruz kalan meşhur, Sadullah Ergin de var.. Ki o Ergin, CHP zulmü ile hayatı zinhdana dönmüş Milli Görüşçü bir babanın oğlu idi..

Ak Parti sayesinde genç yaşta Adalet Bakanı olmuştu, yıllarca o koltukta oturmuştu.

CHP listesinden 15 Ak Parti eskisini milletvekili yaptırdılar ama.

Kemal Kılıçdaroğlu'nu cumhurbaşkanı yapamadılar..

İşte o DEVA Partisinin başındaki Ali Babacan..

Önceki gün bir açıklama yapmış..

İHA-SİHA üretimi ve diğer savunma sanayi ürünleri ile Türkiye'nin gururu olan Selçuk Bayraktar'ın vergi rekortmeni olduğu listeyi yorumlamış ve demiş ki:

"Vergi mükelleflerinin listesi yayımlandı. Yaklaşık 70 kişinin ismi gizli tutuluyor. Muhtemelen bunun bir takım nedenleri vardır. Bu kadar çarpık bir gelir dağılımı varken param olduğu belli olunca para istiyorlar. Ondan korkmuş olabilirler. Veya çökmekten korkuyor olabilirler."

Bu adam bu ülkede, ekonomiden sorumlu koltuklara oturdu..

Kurduğu cümleye bakın..

ODTÜ'yü birincilikle bitirmenize gerek yok.

ODTÜ'yü bitirmenize de gerek yok..

Hatta üniversite bitirmenize de gerek yok..

Bakanlık yapmanıza, ekonomide söz sahibi olmanıza gerek yok..

Usul yordam bilen bir esnaf dahi olsanız.. Küçük bir köyde çarşaf satan bir esnaf olsanız..

Vergi rekortmeni listesinde gizli tutulan isimlerin, devletten gizli olmadığını bilirsiniz..

Sadece, Gelir İdaresi Başkanlığı'nın kamuoyuna yapacağı açıklamada, o isimlerin geçmediğini, aslında devletin elinde, yetkililerin elinde o isimlerin ayrıntıları ile olduğunu bilirsiniz.

Bunu niçin söylüyorum

Çünkü koca koca DEVA Partisi'nin genel Başkanı Ali Babacan, sanki listede bazı isimler açıklanmayınca..

O vergi rekortmeni olan kişilerin ismi açıklandığında, malına çökecek kadar güçlü olan kişiler.. (O kişiler artık kimler ise.. Devletle içiçe olmalılar. Milletin malına çöktükleri halde, kimse onlara bir şey yapamıyor olacak kadar güçlü olmalılar..)

İşte o güçlü kişiler, vergi rekortmeni olanların listesine ulaşamıyorlarmış..

Veya şu açıdan da bakabiliriz.

İlk 100 kişiden 70'i açıklanmadı ise. Geriye kalanı açıklandı..

Onların malına çöküldüğünü, kim söyleyebilir

Geçtiğimiz yıllarda açıklanan vergi rekortmenlerinden hangisi, "Benim malıma çöküldü" diyebilir.

Bu mala çökme muhabbetini biz bir yerlerden hatırlıyoruz, değil mi

FETÖ'cülerin muhabbetinden hatırlıyoruz, değil mi

FETÖ'cülerin topladıkları sadakadan başlayan kurban paralarına kadar, belli holdinglerde kullanılması, kısa sürede ultra zengin olan sözde işadamlarının mallarının kaynağı sorulduğunda, FETÖ parası olduğu ortaya çıktığı için malvarlıklarına el konulması sürecinde..

"İşadamlarının malvarlığına çökülüyor" algısı oluşturulmuştu.

Onlardan birisi, Akın İpek..

Kartpostal baskı işi yapan Akın İpek, kısa sürede gazete, televizyon, altın madeni ve daha birçok alanda büyük işletmelere sahip olmasının arkasında ne olduğu araştırıldığında, FETÖ parası ile bunlara sahiplenildiği ortaya çıktığı için, devlet de bu kişinin (aslında FETÖ'nün) malvarlığına el koymuştu..

Şimdi Ali Babacan, o uygulamalara gönderme yapıyor olmalı ki..