Kapadokya'da masalsı bir gece

Hafta sonu Kapadokya'daydım... Dünyaca ünlü piyanistimiz Fazıl Say'ın ilk kez konser vereceği Kapadokya'da ona Japon Kabuki sanatçısı Nakamura Hayato eşlik edecekti.

1990'lardan itibaren Kapadokya'yı Japonya'da tanıtıp, Japon kafilelerini Türkiye'ye getiren Dorak Holding'in düzenlediği Nippon Travel Agency (NTA) ile Coin Park'ın da desteklediği Türk-Japon dostluğunun 101'inci yılı nedeniyle düzenlediği etkinlik, cumartesi akşamıydı.

Cumartesi, Kapadokya'nın tarihi ve turistik yerlerini turlamak için otelden çıktık.

Forbes dergisinin 'Dünyanın en güzel köyleri' listesine Türkiye'den giren tek yer Kapadokya bölgesindeki Ortahisar'dı.

Kalabalık basın grubu için planlanan Kapadokya turunda Ortahisar yoktu. Marketing Türkiye Genel Yayın Yönetmeni sevgili Günseli Özen ve ben, "Forbes dergisinin listesine 40'ncı sıradan da olsa giren tek Türk köyünü gezip, görmeyi tercih ederiz" önerisinde bulunduk. Teklifimiz kabul edilince Ortahisar'a gittik.

Ortahisar, 1985 yılında UNESCO'nun Dünya Mirasları listesine aldığı, 85 metre yüksekliğindeki Ortahisar Kalesi ve kalenin eteğinde Kapadokya bölgesinin sivil mimari örneklerinin olduğu şirin bir köy...

Ortahisar'daki bina stoğunun çoğu eski Rum evleri... Büyük bir bölümü ya restore edildi ya da edilmek üzere... Ortahisar'a karşı tepeden bakınca, "Avrupalılar gibi nihayet biz de tarihi mirasımıza sahip çıkıyoruz" dedirten bir görüntü var ortada...

Kızıl Çukur ve Zemin Vadisi'ne ciplerle yaptığımız safari turundan sonra açık havada, ışıklandırılmış peri bacalarının önünde ve dolunayın altında Fazıl Say'ın vereceği konser için Paşabağ Örenyeri'ne gittik.

Türk-Japon dostluğu

Sahneye çıkınca, "Büyülü bir mekânda, peri bacaları ve dolunayın huzurunda iki kültürün birleştiği çok enteresan bir geceye şahit oluyorsunuz" diyen Fazıl Say, 30 dakikalık konserine 'Ses' adlı eseriyle başladı. Say'ın ikinci eseri kızının doğumuna ithaf ettiği bestesi 'Kumru' oldu.