Dosdoğru aldatmaz insan yetiştirmek
Dosdoğru aldatmaz insan yetiştirmek
Ali Erkan Kavaklı
"Şudur benim hayatta en beğendiğim meslek,
Sözün odun gibi olsun doğru olsun tek!" der rahmetli Mehmet Akif.
Âlemlerin Rabbi, doğruluğu emreder:
"Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" (Hud,112)
Başkanken İstanbul'un 5.5 olan kentsel dönüşüm bütçesini 1.5'a düşüren, kentsel dönüşüm uygulamasına bir an önce son vermemiz gerekir diyen Ekrem İmamoğlu, Silivri'ye düşünce mesaj göndermiş:
"En büyük üzüntüm, hayatını İstanbul'u afet odaklı planlamaya adayan, bunun mücadelesini veren yöneticiler ve şehir planlayıcılar olarak bu zor günde sizlerle olamamaktır."
Cumhuriyet manşet atmış:
"İstanbul'u âfete hazırlayanlar cezaevinde tutuluyor"
Tam bir ikiyüzlülük, utanmazlık örneği.
Dürüst insan yetiştirmek eğitimcilerin en önemli amacı. İnsanın dürüst kalması en önemli erdem ve fazilet.
Peki, insanı doğru olmaya ne zorlar Hangi ulvî düşünce insanı rüşvet almaktan, yolsuzluktan, yalan söylemekten korur
Bir örnek verelim.
ALLAH'A İHTİYACIN YOK MU
Ebu Dücâne (ra) sabah namazlarını Peygamberimizin (sav) arkasında kılmayı âdet edinmişti.
Ancak namaz biter bitmez süratle camiden çıkıp gidiyordu.
Bu davranışı Peygamberimizin (sav) dikkatini çekmiş olacak ki bir gün Ebu Dücâne'yi durdurdu ve sordu:
-Ey Ebu Dücâne, Allah'a ihtiyacın yok mudur (ki dua etmeden çıkıp gidiyorsun) buyurdu.
-Allah'a olan ihtiyacım o kadar fazladır ki bir an bile Allah'ı unutmuyorum ya Resulallah, dedi.
-O halde niçin namaz bitip Allah'a dua edinceye kadar bizimle kalmadan çekip gidiyorsun
-Ya Resulüllah, Yahudi bir komşum var, bahçesindeki hurma ağacının dalları evimin avlusuna sarkmış. Gece rüzgâr esince hurmaları bahçeme düşüyor. Küçük çocuklarım aç olarak uyanıp o hurmaları yemeden önce gidip onları topluyor, sahibi olan Yahudi'ye veriyorum. Bir gün sabah namazından sonra eve biraz geç gidince yeni uyanan bir çocuğumun o hurmalardan birini ağzına koyup çiğnediğini gördüm. Parmağımı ağzına sokup dışarı atmasını sağlayınca çocuk ağlamaya başladı.
"Ona, Allah'ın huzuruna Yahudi'nin hurmasını çalan bir hırsız olarak çıkmamdan utanmıyor musun ki hurmasını yiyorsun" dedim. Bu durumun tekrarlanmaması için namazdan hemen sonra çıkıyorum.
Duruma öğrenen Hz. Ebu Bekir, Yahudi'ye giderek hurma ağacını satın aldı. Ebu Dücâne ve çocuklarına hediye etti.
Yahudi, Hz. Ebu Bekir'in evi ve bahçeyi değil de ağacı satın almasının sebebini öğrenince bütün ailesini yanına alarak Resûlullah'ın (as) huzuruna çıktı ve ailece Müslüman oldular.
Kısa sürede İslam'ın bütün Arap Yarımadası'na ve kıtalara yayılmasının ve insanların akın akın İslam'a girmelerinin sebebi o günkü Müslümanların İslam'ı imrenilecek şekilde yaşamalarıydı. Müslüman dosdoğru olmalı, yalansız bir hayat yaşamalı. (Eğitimde Hz. Muhammed (sav) Modeli, A.E. Kavaklı, Ensarneşriyat, s.184)
Ebu Dücâne'yi (ra) cemaatle dua etmeyi terk etmeye zorlayan şey Allah ve ahiret inancıdır.