Hıdrellezi beklerken

Hızır, ilkbahar ve yaz mevsimlerinde her an yanı başımıza farklı kılıklarda gelebilir. Özellikle de başı darda olanların. Orta Asya, Anadolu, Trakya ve Balkan halk kültüründe Hıdrellez, birçok ritüellerle kutlanır."Hızır ile İlyas"ın, halk ağzında birlikte söylenişiyle ortaya çıkar Hıdrellez gününün adı. Hızır ile İlyas'ın her yıl 6 Mayıs'ta buluştuklarına inanılır, bugünü karşılamak için hazırlıklara girişilir. Evler temizlenir; kilerin kapısı, kapların, hatta para keselerinin ağzı açık bırakılır ki, Hızır bereket saçsın. Biri karada diğeri denizdedir. Hangisi pek belli değildir; lakin karadaki denizden şifa, sağlık, cömertlik saçan İlyas, denizdeki karadan halkın ihtiyacı olduğu zaman yanlarına varan ise Hızır Aleyhisselam olur. İlyas zamanla unutulmuş iş Hızır'ın başına kalmış gibidir. Abıhayat suyunu içerek ölümsüzlüğü elde eden Hızır, ilkbahar ve yaz mevsimlerinde her an yanı başımıza farklı kılıklarda gelebilir. Özellikle de başı darda olanların. Kimin bahtı kapalıysa Hızır açar, kimin neye ihtiyacı varsa Hızır yetişir. Görüldüğü gibi ölümsüzlük atfedilmesi başta olmak üzere Yaradan'dan ziyade bir dinî profilden dilekte bulunmak, yardım istemek İslam inanç dairesinin dışında yaklaşımlardır. Bu ve bunun benzeri birçok yüklenmiş anlamlar, Hıdrellez'in inançsal kökeninin çok tanrılı dinlerden geldiğine işaret eder.Orta Asya, Anadolu, Trakya ve Balkan halk kültüründe Hıdrellez, birçok ritüellerle kutlanır. İslam inanç dairesinde Hıdrellez kültünün ve takviminin bir yeri bulunmasa da sosyokültürel yapı kapsamında halk, 6 Mayıs gününe inanca dayalı pek çok anlam yükler. Zamanla Nevruz ve 21 Aralık günleri kadar kabul görür. 16'ncı yüzyıl Osmanlı döneminin etkili şeyhülislamı Ebussuud Efendi, 6 Mayıs Hıdrellez gününe olası bir dinî anlam yüklemenin sakıncalı olduğunu fetva eder, ancak halkın bugün dolayısıyla eğlenmesine mani bir durumun bulunmadığını da fetvasına ekler.Tammuz, Adonis, Aya YorgiTürkler, 6 Mayıs kültü ile ilkin Orta Asya'da akabinde ise Anadolu'da tanışır. Sümer dininde ilkbahar tanrısı "Tammuz"dur ve ilkbaharda tabiatın canlanmasıyla ilintilidir. Bu ölümsüz tanrı, ilkbahar ve yaz mevsiminde doğaya yeşillik yayar, su saçar. Doğa ve su iç içedir Tammuz'da. Anadolu'da ise Tammuz'u "Adonis" adıyla biliyoruz. Sümer kökenli bu kült, Anadolu'ya geldiğinde Adonis adı altında ilkbahar tanrısı olma özelliğini devam ettirir. Keza Adonis'in her yıl yeniden ilkbaharda doğması üzerine tabiatın ilk açan çiçeklerinden yapılan macun, bu külte inananlar tarafından yenirdi ki, ilkbaharın bereketi, tanrının ölümsüzlüğü kendilerine geçsin. Keza insanoğlu her zaman ölümsüzlüğü arar ve bulamadığı, bulamayacağı için de ölümsüzlüğü inanç eksenli ritüellerle denemekten asla vazgeçmez.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6747195;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6747195;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarali-canip-olgunluhidrellezi-beklerken-6747195' });Anadolu'da