Su akar yatağını bulur. Güzel sözdür. Yatağını bulan ırmak da toprağını bulur, boşa akmaz. Bu bakıştan hareketle eğitim üzerine bir değerlendirme, sorunlara farklı bir yaklaşımda bulunmak maksadıyla bu yazı ortaya çıktı. Bakalım, eğitim nereye gidiyor, ırmak nasıl akıyor
Karşıtlık, zıtlık insanda oldukça olumsuz çağrışımlar yapar. Terslik de böyledir. Gerçek manada böyle anlamlara gelen ters, mecazi anlamda da "uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz" gibi anlamları ihtiva eder. Nereden bakarsak bakalım, ters kelimesinde olumlu bir anlam yoktur.
Irmağı tersine akıtmaktan kasıt nedir Eğitim ve ırmak nasıl benzerlik gösterebilir Su berekete vesiledir. Suyun toprakla buluşması üretim için şarttır. Bunu sağlamak için suyun yatağında akması gerekir. Şayet suyun yatağı değiştirilirse hem su boşa akar hem toprak kurur. Eğitim de buna benzer. İstikâmeti doğru olmayan eğitim uygulamaları, politikaları da ırmağı tersine akıtmak gibi güç ve boş bir çabadır. Verim alınması beklenemez. Ancak bizim politikalarımız ne yazık ki buna benziyor.
Zorla güzellik olur mu Tersine bir iş tutmak zorlamaktan başka nedir Tersine akıtmak istenilen suyu nasıl kontrol edebilirsiniz İşte eğitimin nirengi noktası burasıdır. Zorlamak, tersine iş yapmak işin başlangıç noktasını, yönünü belirleyememektir. Yani düğmeyi yanlış iliklemek. Sonrasında ne kadar emek harcarsanız harcayın elinize bir şey geçmez. Beyhude çırpınışlar yarar sağlamaz. Onca maddî imkân israf edilir. Çünkü suyu tersine akıtmaktır bu.
Bugün elimizde çok imkân var. Genç nesil ise en büyük gücümüz. İmkânlarımızı, gençlerimize iyi bir gelecek hazırlamak için kullanabiliyor muyuz Bu sorunun cevabını burada vermeye gerek yok. Zira her şey ortada, manzara açık, gözümüz uzağı da yakını da görüyor, aklımız fehmediyor, zihnimiz çalışıyor.
Irmağı dağlara doğru akıtmak. Ovalar suyu beklerken biz ne yapıyoruz Irmak nereye akıyor Eğitime ayrılan bütçeleri biliyoruz. Harcanan bütçeler ırmağı tersine akıtmak gibi değil de nedir Yüz binlerce işsiz üretmek nasıl izah edilebilir Elimizde suyumuz var ama toprak susuzluktan çatlıyor. Eğitime de milyarlar harcanıyor ama elimiz boşa çıkıyor. Genç nüfusumuz göz kamaştırıyor ama üretime dâhil edemiyoruz.
Nice ırmağın yatağını değiştirdik. Ziyan edilen kaynaklar, ehli olmayana teslim edilen makamlar… Yüz binler ovalarda suyu bekliyor. Peki, ırmak nerede Tersine döndürüldü. Elinde diploması ile bekleyen gençlerimizin umudu kaldı mı Sanırım onlar hâlâ suyu bekliyor. Oysa o su gelmeyecek! Suyun yönü değişti. Kronik hiçbir sorundan bahsetmeye gerek yok. Teşhis çoktan yapıldı. İyileşme isteniliyor mu, istenilmiyor mu Tablo ortada. Hâlimiz belli.