Sabır taşarsa
Sabır taşarsa
Ali Akben
Değerli okurlarım sabretmek hem dini hem de tıbbi bir tavsiye, uygulayanlar övülmüş hatta zaferle bile müjdelenmişlerdir.
Sabrederek stres katsayısını düşürebiliriz sürec içerisinde salgılanan hormonlar azalarak kaygılı hâli hafifletir.
Kronik stres, bağışıklık sistemini zayıflatır. Sabırlı davranmak, stresle başa çıkmayı kolaylaştırarak hastalıklara karşı direnci artırır.
Öfke ve acelecilik, kalp krizi riskini artırır. Sabır, sakin kalp atışını destekleyerek kardiyovasküler sistemi korur.
Sabır, beynin prefrontal korteksini (beynimizin ön bölgesi) güçlendirir. Bu da karar verme, odaklanma ve duygusal denge becerilerini geliştirir.
Devlet aklı uzunca bir süredir içerde ve dışarıda gelişen olaylara hep sabırla yaklaşmaktadır.
Tıpkı İsrail terör devletinin gözümüzün içine bakarak adeta tahrik edercesine insanlık adına işlediği cinayetlere sabrederek, bugünlere geldiğimiz gibi.
Son günlerde devletimizin sabrını taşıran olayları bilinçli olarak artıran ve besleyen terör devletine en yüksek perdeden sabrımızı taşırma uyarısı geç de olsa geldi.
Dışişleri bakanımız, ABD'den sabrımızın taştığı uyarısını yaparak terör devletine yüksek perdeden yeter artık dedi.
Anlar mı onu bilemem. Ben vatanperver onurlu bir Türk vatandaşı olarak bugüne kadarki sabrına bile hayret ediyorum.
Uzaktan gazel okuyanlardan hiç olmadım. Asalım keselim gibi mahalle kabadayısı ağzı ile konuşanların çoğunun fos ya da ard niyetli olduğunu düşünürüm.
Örnekleme yaparken; kahvede kağıt oynayan bir vatandaşın televizyonda oynanan dünya kupası maçında, yıldız futbolcunun top koştururken yaptığı bir hatayı görüp küfrederek, bu gol kaçar mı diyerek efelenmesi örneğini sık kullanarak insanın haddini bilmezlikteki ölçüsüzlüğünü de hatırlatırım.
İşkembeden atıp tutma uzmanları, aynalarla barışık olsa aslında iki dinler bir konuşur ama maşallah bizim insanımız, hem konuşur hem de dinleme özürlü olduğunu da kabul etmediği için dinlemez hep konuşur.
Güney komşumuz Suriye'de yaşanan olaylara bakış açımızda toplum olarak ciddi ayrılıkların sebebi araştırılmalı ve kirli bilgilerin kaynağına gidilerek, böyle önemli bir meselede bütünleşme sağlanmalı.
Vahşi batı ve onun Ortadoğu'daki temsilcisi İsrail'in nihai amacı sapık dininden menkul Ortadoğu'da hak iddia ettiği toprakları gasp etmek.
Bu toprakların bir kısmı da ülkemiz içinde olunca bana ne deme şansımız yok; bana değmeyen yılan bin yaşasın deme şansımız da yok.
Bu açık gerçekliklere karşı lakaydi davranmak cehalet değilse ihanettir.
İçimizdeki kriptolar, dönmeler ve ipi puştun elinde olanların birlik hamurumuzu sulandırmasına asla seyirci kalmamalıyız.
Sosyal medya fokurdatıcılarının Suriye'de son günlerde yaşananlar üzerinden yaptıkları paylaşımlar beni ziyadesiyle tedirgin ediyor.
Suriye istesek de istemesek de kapı komşumuz ve orada peydahlanmaya çalışılan tezgah da birçok insanımızın malumu.
Küllerinden yeniden doğmaya çalışan Suriye'nin bütünlüğünü bozma görevini icra etmek için İsrail, Dürzi aparatı kullanıyor.
Suriye meselesini çözmek istemeyen küresel güçler, kurdukları vekalet savaşı stüdyolarında hâlâ kirli hesaplar peşinde.
Suriye halkı şimdi de zalim İsrail bombardumanları arasında aç sefil susuz yaşam savaşı vermeye çalışıyor ve devletine sahip çıkıyor.