İkiyüzlü yüzsüzler

İkiyüzlülük ve yüzsüzlük sadece bireysel düzeyde değil, aynı zamanda toplumsal ve ahlaki düzeyde de ciddi sonuçlara yol açabilir.

Toplumsal güvenin temelini zayıflattığı gibi insanlar arasındaki ilişkileri karmaşık hale getirir. Bu durum toplumsal bağların ve güvenin zayıflamasına neden olur.

Ahlaki açıdan ise yüzsüzlük ve ikiyüzlülük, kişilerin kendi değer sistemine sadık kalmamasıdır. Bu, bir tür ahlaki çöküş olarak değerlendirilebilir. Ahlaki tutarlılık, bireyin hem kendine hem de topluma karşı dürüst olmasını gerektirir. İkiyüzlü davranışlar ise bu dürüstlüğü ortadan kaldırır ve bireyi hem kendisine hem de başkalarına yabancılaştırır.

İkiyüzlülüğün ve yüzsüzlüğün olumsuz etkilerini azaltmak ve daha dürüst bir toplumsal yapıya ulaşmak için hem fert hem de millet olarak ortak bir strateji geliştirmeyi gerektirir.

Toplumsal ilişkilerde açık ve samimi bir iletişim kültürünün teşvik edilmesi, ikiyüzlülüğün ve yüzsüzlüğün azalmasına katkı sağlar.

Ahlaki değerlerin ve prensiplerin bireylere küçük yaşlardan itibaren öğretilmesi, uzun vadede ikiyüzlülüğün ve yüzsüzlüğün azalmasına katkıda bulunabilir.

Ahlaki eğitim, insanların hem kendi iç dünyalarında hem de toplumsal ilişkilerinde tutarlılık ve dürüstlüğü benimsemelerine katkı sağlar.

Sırca köşklerde bir eli yağda bir eli balda bir sürü yüzsüz insan utanmadan sıkılmadan klavye başına geçip, öldük bittik edebiyatı yapabiliyor.

Doğruluk ve dürüstlük adına mangalda kül bırakmayan kalbi temiz(!) o kadar çok yüzsüz insan var ki, eylemleri ile söylemleri taban tabana zit.

Milletimizin küllerinden doğan 30 Ağustos zaferi bayramımızı bile üç beş insanın başarısıymış gibi pazarlayan yüzsüzlerin sosyal medya paylaşımlarını görünce çok yüzlülüğün bu kadarına da pes demeye başladım.

Yakın tarihimizin üzerine kara bulut gibi çöken ve gerçeklerin görülmesine mani olan sis perdesi artık aralanarak yüzsüzler güruhunun ekmeğine daha fazla yağ sürülmemeli.

Gerçekler, yakın tarihimiz aydınlatılmaya başlandığında ortaya çıkacak ve yüzsüzler ordusu tarafından daha fazla iğfal edilemeyecektir.

Yoksa her milli bayramımız yüzsüz insanlar marifeti ile toplumun kahır ekseriyetini oluşturan vatanperver insanımıza hakaret etmek için fırsat olarak kullanılmaya devam eder.

Bu zulüm daha fazla sürdürülmemeli, kökü kömeci karışık bir avuç azınlığın tahakkümünden kurtulmak için daha fazla beklenmemeli.

Osmanlı dedelerimizin kanları ile sulanmış bu cennet vatan uğruna şehid olan yüz binleri yok sayıp sadece bir kişiyi öne çıkarmak hem o kişiye hem de topyekûn bu millete hakarettir.

Yüzsüzlerin son günlerde sosyal medya mecralarında ayyuka çıkan yalanlarında ısrarcı olmalarını anlamak da mümkün değil.

İstifa etti denilen bakan görevimin başındayım diyor ama inadım inat diyen azınlığa göre istifa etmiş ama bakan beyin haberi yok.