Bosphorus ve Kanal İstanbul
Bosphorus ve Kanal İstanbul
Ali Akben
Asya ile Avrupa kıtalarını birbirinden ayıran ve Marmara Denizi ile Karadeniz'i birbirine bağlayan bir boğaz ve uluslararası suyolu Bosphorus'un ilk gerdanlığı olan Boğaz Köprüsünün yapıldığı yıllarda gazete manşetleri bu köprünün İstanbul'a yapılmış büyük bir ihanet olduğunu, halkın köprüye değil ekmeğe muhtaç olduğundan bahsedilmiş ve yapılmaması için elinden geleni geri bırakmayan mimar ve mühendis odaları ve yandaşların kışkırtmaları ile halk galeyana gelmiş; nümayişler, yürüyüşler yapılmış, köprünün yapımını engellemek için olmadık haltlar yenmiş ama devletimiz tüm bu engelleme girişimlerine rağmen köprüyü 3 sene içerisinde yapıp hizmete açmıştı.
O günün gazete manşetlerini merak edenler bakabilir; başbakan istifaya davet edilmiş, yaptığı ihanetin bedelini ödemekle tehdit edilmiş ve hatta aylarca yol kapamalar dahil olmadık rezaletler yaşanmıştı.
Tüm bu saçma sapan tehditlere ve engellemelere rağmen Devlet aklı galip gelmiş ve 1973 yılında istemezükçülerin protestoları arasında köprü açılmıştı.
İstanbul'da iki yaka arası geçişlerde insanların yaşadığı büyük çile de böylece son bulmuştu.
1976 yılında tıp fakültesini kazanıp İstanbul'a ilk gelişimde bu köprüden geçerken yaşadığım heyecan bugünkü gibi hafızamda taptaze duruyor.
Son bir asırdır bulduğu her fırsatı kullanarak terakkimize engel olan bir kesimin olduğu birçok insanımızın malumu. Kökü dışarda bu kesim maalesef hep mani olmuş.
Gezi kalkışmasında bu kesimin trolleri günlerce özellikle gençlerin saf ve temiz duygularını kirletme pahasına yalan yanlış asparagaslar ile devlet millet kaynaşmasının köküne kibrit suyu döktü. Daha ileri giderek illegal yollarla hükümeti düşürmek dahil olmadık haltlar işlendi.
Taksim meydanını işgal ederek günlerce devlete karşı ayaklananlar dünya televizyonlarında naklen verilerek ülkemizin itibarı ile oynandı.
İşi hükümetle pazarlık yapmaya kadar götüren kökü dışarda bu güruhun sözcüleri öyle saçma sapan isteklerde bulundu ki hatırlatmak dahi istemiyorum.
Ülke menfaatine nerede bir gelişme var bu güruh takoz olmak için meydanlarda.
Nükleer santral yapımı sırasında, yeşil enerji ve maden araştırmalarında bu güruhu sahalarda gördük, kentsel dönüşüm ile ilgili çıkışlarında gördük ki, şerre gaz, hayra ise fren vazifesi yapıyorlar.
Zor zamanlardan geçiyoruz. Gazze ümmetin derdi olmaktan çoktan çıkmış. Dünya jandarması şaşkın ördek. Giderek daha da yaklaşan dünya savaşının ayak seslerine kulak vermemiz gerekirken ülke gündemimiz nelerle meşgul