Değerli okurlarım, bin yıllık şanlı tarihimizle birlikte oluşan kurumlar ve kurallar, cumhuriyetimizin kuruluşu ile birlikte yok hükmü ile karşılaşıp yerine konulanlarında çoğunun kâğıt üstünde kalması ile birlikte olanlar olmuş ve olmaya devam ediyor.
Cennetmekân Abdulhamid hanın tahttan indirilişi sırasında darbeci çetenin yüzlerine bakarak söylediği acı ama gerçek bir cümlesi var.
Çalkantılı bir dönemde 33 yıllık bir süre devleti aliyeyi yönetmenin tüm zorluklarını bildiğinin bir yansıması bu cümle "memleketi benden sonra 10 sene idare etsinler, 100 sene idare etmiş sayacağım"
Tarih bu acı gerçekliği tüm yönleri ile anlayanlara ve görenlere gösterdi. Kısa sürede imparatorluk tuz buz oldu ve hainler tarafından koca çınarın köküne dökülen kibrit suyu çınarı kuruttu.
O günden günümüze geldiğimizde yanlış iliklenmiş düğme misali bir türlü iki yakamızın bir araya gelmediğini görüyoruz.
Dünya savaşları ile yerle bir olmuş devletler sanayi devrimi ile kalkınıp bir taraftan şehirlerini imar ettiler ve oluşturdukları kurumlar ve koydukları kurallar ile kısa sürede yaralarını sardılar.
Bizim devletimizin hali pür melali ortada.
İhmaller, ben yaptım oldu demeler, nemelazımcılık ve bulduğu fırsatı kötüye kullanmalar kanun kural kurum tanımamalar ne ararsan var cinsinden her türlü aymazlıkta hünerliyiz(!).
Kurumlarımız var ancak tersinden işletmeye müsait kuralsızlıklarımız da var. Kurum ve kural tanımamakta mahir cesur mu cesur bir halkımızda var. Öyle bir halk olmuşuz ki yok aslında birbirimizden farkımız yok dercesine hak hukuk tanımaz cahil cesareti kabilinden.
İlhamını Kur'an-ı Kerimden alan önderimiz
"Nasılsanız öyle idare edilirsiniz "hadisi ile aslında bugün yaşadığımız sıkıntılarla ilgili akdedenleri uyarıyor.
Ülkemiz geçtiğimiz hafta elim bir ölüm hadisesi ile çalkalandı. Gurbetçi bir aile ihmaller zincirinin kurbanı oldu. Rabbim rahmetiyle muamele eylesin.
Yakın geçmişte benzer başka olaylar yaşandı ve gelecekte de yaşanacak. Sebebi çok ama en önemli sebep kurumlarımız var ama kural tanımaz cahil cesaretli garip bir halkımız da var.
Ülkemiz dışında yaşayan soydaşlarımız o ülkelerin kurumlarına ve kurallarına uyum sağlarken ülkemize geldiklerinde bu uyumu göstermiyor. Bunun elbette birçok sebebi olabilir ama en önemlisi caydırıcılıkta devlet kurumlarımızın yeteri kadar etkin olamayışı ilk akla gelen.
Devletimiz kurumları vasıtası ile kurallar koyuyor koymasına da denetleme ve caydırmada yetersiz kalıyor. Cahil cesaretli insanların yaptığı; ihlaller, yanlışlar ve hatalar kesesine kar kalırken kurallara uyanlar enayi yerine konulunca kanun kural tanımazlık hastalığının bulguları başlıyor.

18