Sergen hoca elindeki "mecburi istikamet" kadrosunu kıyısını köşesini birbirine ekleyip yırtığını söküğünü dikip sahaya sürmüş...

Ordulu çocuğu sola koymuş, bu iyi... Salih'le Orkun'u yan yana koymuş ki Demir Ege ve Kartal ikilisini düşen orta sahaya takviye olarak düşünüyor herhalde ilerleyen dakikalarda...

Sergen Hoca ne düşündüyse öyle olur her şey inşallah... Beşiktaş'ın ön alan baskısı yediği, buna rağmen kısa pas yaparak çıkmaya çalıştığı, ama çıkamadığı ve çok pas hatası yaptığı bir 10 dakika seyrettik...

11. dakikada kalabalık çıktığımız bir atakta Orkun'a üst üste iki faul yapıldı. İkincisi sarı kartlık, top bizde diye avantaja bıraktı hakem ama sarı kartı göz göre göre de yedi...

Oyun kurarken ileriye hamle yapması gereken topçuların devamlı geriye dönmeleri akıl alır gibi değil... Ve her top kaybında adamların orta sahayı Marmaray metrosu gibi geçmesi aynı Oğuzhan Çakır'ın maç yönetmesi gibi can sıkıcı... Kararları inanılmaz kötü...

26'da 6 kişiyle rakip ceza sahasına çöktük, iyi dizilişti ama dönüşler acayip yavaştı ve bu da arka tarafta acayip paniğe yol açıyor...

Ne zaman sahaya adam gibi yayılsak pas trafiğinde anlaşmazlıklar olsa da tansiyonu yukarı çekiyoruz... Onlardan birinde ceza önü yayılımını iyi yapıp Cerny'yi altıpasta topla buluşturunca Beşiktaş taraftarının sesi altı yoldan duyuldu... Breh ! Breh ! Breh! 0-1...

Ve dakika geçmedi ki futbola gölge düşürmesinler... Maçın başından beri aranan hakem efendi VAR ortak yapımıyla bir rezalete daha imza attılar... Yarattılar penaltıyı...1-1

İkinci yarıya sahaya daha iyi yayılan, daha iyi top çeviren, daha çok hakkı yenen olarak başladık... 52'de yine hakem imzası vardı sahada... Üst üste iki yüzde yüz çıkardı kalecileri...

İlki Orkun'un bugüne kadar gol atamamasıyla ilgili!!! Acayip sınanıyoruz... Bu arada üç dakikada üçüncü yüzde yüzle yüzleştiler... Girmezse girmiyor işte...