Takım tırmanış ve yükselişe Ciro kurşun döktürmeye!!!
Küresel ısınma rivayetlerine kafa tutan bir hava muhalefetinin ortasında kaldık... Bu havada maç yapılabilecek zeminler arasında iyi diyebileceğimiz bir sahada oynuyoruz...
Kulübede battaniyeler hüküm sürmekte de, Biz top süremeden gol yedik! Daha 39. saniyede... Saha yayılımı, ortam analizi, havaya alışma hiçbiri yok! Direkt gol yedik!
Trabzon maçında da böyle şok gol yemiştik de toparlanmamız süre almıştı... Defansın arkasına, arka direğe atılan toplar var arayış sürüyor Beşiktaş'ta. Fırsat da yakalıyoruz ama son vuruş sıkıntısı çok bizde!!!
Hele Rashica'nın kaçırdığı gol akıllara zarar... Ya Ciro!! Acayip işler!!! Oturmuş bir takım görüntüsü veriyoruz eyvallah ama son toplar can acıtmakta... Ardı arkası kesilmeyen ataklar zincirinde Rafa Silva içimizi ısıtıyor nihayetinde... 1-1...
Hani cebinde çok para var da harcamaktan imtina etmeyen zengin abi görüntüsü var Beşiktaş'ta... Ne diyelim gönlümüz zengin... Hele Ciro Immobile'nin gönlü hem zengin hem hovarda!!! Şaka bir yana bu kadar gol kaçırılmaz valla ya...
Topun oyunda kalma süresinin ne kadar çok olduğunu yazarken yakaladığımız on yüz milyon bininci pozisyonu gole çevirişimize denk geldim... Rafa yine Rashica'nın ağzının içine attı topu: 1-2.
İlk yarı biterken takımı öveceğim ama Ciro mutlaka kurşun döktürsün!! Dediğim gibi Ciro kurşun döktürmeye gitmiş ikinci yarı. Yerini de Kılıçsoy'a bırakmış... Bir korner kazandık... Kornerden çok ceza sahası içi dağılımına baktık topçuların...
Çalışılmış bir dizilim var, hoşumuza gitti... Kılıçsoy'un attığı üçüncü golden sonra kenarda Solskjaer'e takıldı gözüm!!! Söyleyin geliyoruz der gibi gol sevinci vardı adamın... Tabii Kılıçsoy'un pozisyonda diri kalışını adam eksiltip halı saha dokunuşunu da es geçmeyelim: 1-3.