Beşiktaş dışındaki hiçbir kulübün yaptıkları bizi ilgilendirmez mantığını ceza sahamızda kesip ani bir atakla karşı sahaya geçelim...
Taa aylar evvel söyledim... 'Bu topçu grubunu affetmeyeceğim' diye... Ruhsuzluk bir yandan, vurdumduymazlık bir yandan... Sıfır aidiyet duygusu....
Eskiden bu tertip günlerde tarfatarın bağırdığı çok güzel bir slogan vardı!!! 'Büyük başkan bunların hepsini sat...'
Madem kendi hatalarımızdan ders almıyoruz bir de bizden olmayanları analiz edelim o zaman...
Parası olan kulüp mü Futboldan anlayan bir yapı mı önemli Onu irdeleyelim...
Başarı hedefiyle yola çıkılıp, gelen hayali sükûttan feyz almak ve bunu hayata geçirmek de sportif düşüncenin doruk noktasıdır...
Ve Beşiktaş Yönetimi'ne bu açısı geniş manzara için F.Bahçeden örnek vererek ışık tutalım...
Durumları ciddi sıkıntılı... Parayönetim futbolcu üçgeni 'error' vermekte, kaç senedir ve bunu görüp müdahale eden yok...
Çöp adamlar, milyon dolar harcamalar. Cenk Tosun sıfır verim, 2.2 milyon USD alıyor. En-Nesyri son 15 maçtır oynamıyor neredeyse...
Kostic'te düşünülen olmadı, Beşiktaş'a önermişler güya... Çağlar çok kötü bir stoper değil ama istenileni veremedi...
İsmail eski formundan uzak, bitik... Livakovic kalenin sahibi olamadı bir türlü, satılacak...
Kalecileri bile sorunlu. Cengiz Ünder'i aldın! 15 milyon euro, sıfır verim. Amrabat 212 milyon euro zorunlu satın alma opsiyonu ile.
Maximin kiralık, Osai Samuel, Dzeko ve Tadic'in sözleşmeleri bitti. Öte yandan İrfan Can, Oğuz Aydın, İsmail Yüksek ve Yusuf Akçiçek ile sözleşme uzatıldı.
Bireysel olarak iyi futbolcular olsalar bile hiçbiri seni şampiyonluğa götürecek kalibrede adamlar değiller.
Nereden bakarsanız bakın Fenerbahçe yaptığı yatırımla hedeflediği başarı arasında çökmüş durumda...