Trump'ın ABD'yi sürüklediği karanlık

Şaşırtıcı bir şafak operasyonuyla gözaltılar eşliğinde şirketlerine el konan Can Holding, 5 yıldır kara para takibi altındaysa Habertürk medya grubu, Doğa Koleji, Bilgi Üniversitesi ve enerji şirketleri gibi hem devasa hem hassas alımları nasıl yaptı, güvenlik soruşturması eleklerinden nasıl geçti, izin ve onaylar nasıl çıktı, niye şimdi düğmeye basıldı Açıklayamıyorum.

Açıklanamayan şaşkınlıklar artık istikrar kazandığından, bu hukuki güven ve öngörülebilirlik ortamında bizim için yeni değil.

İyisi mi gelin, ben size Trump'ın Amerika'sını karıştıran suikastın arka planını anlatayım.

Genç Trumpçıların en ateşli bayraktarı Charlie Kirk, önceki gün karanlık bir cinayete kurban gitti. Kalabalık bir üniversite etkinliğinde uzaktan ateşle vuruldu.

Suikastçının kimliği ve motivasyonu henüz aydınlatılmadı ama profesyonel işi bir siyasi cinayete benziyor.

Siyasi şiddeti kim körükledi, patlamaya hazır barut fıçısı gibi kim gerdi ortamı Onu tartışmaya tutuştular, oradan geriliyorlar şimdi de.

Trumpçılar, muhalefetteki Demokratları sorumlu tutuyor. Onlar körüklemiş, onlar hedef göstermiş gibi.

Kendi elleriyle ektikleri nefreti öfke olarak biçtiklerine mi ihtimal vereceklerdi

Bireysel silahlanmayı savunan provokatif bir aktivistin, silahlı saldırıda hayatını kaybetmesindeki trajik paradoksla da ilgilendikleri yok.

Kirk, İsrail'in Gazze'deki katliamlarından öldürülenleri sorumlu tutuyordu.

Din ve ırk ayrımcılıklarına karşı hak, eşitlik, adalet arayan hareketlerle dalga geçmesiyle ünlüydü.

Yani eğer bir siyasi nefret ortamına kurban gittiyse bunda onun da payı olduğunu söyleyenler var.

Hayatına mal olan saldırı, hiçbir şekilde haklı ve mazur gösterilemez.

Ancak Müslümanları, göçmenleri, muhalifleri şeytanlaştıran ırkçı nefret söylemleri kendi başını yemiş olabilir mi Sormak akıllarına gelmiyor.

Trump, en şahin vitrin yüzünü kaybetti. Neye uğradığını şaşırmış görünüyor. Kirk için bayrakları yarıya indirdi.

Fakat durup iç muhasebe yapmaktansa muahelefeti eline kan bulaşmakla suçlamak daha kolay. Kazdığı çukura mı düştüğünü, peşinden ülkesini de mi sürüklediğini sorgulayacak değil.

Ya da şunu: Amerikan rüyasını yeniden canlandıracak, Amerikan altın yüzyılını başlatacaktı. "Make America Great Again" sloganıyla oy toplamıştı. Milleti yeniden bir ve bütün yapmayı vaat ediyordu.

Öyleyse Amerika nasıl hiç olmadığı kadar bölündü, ne ara gözü dönecek kadar birbirine düştü

Bunlara kafa yormayacak tabii ki Trump.

TRUMP'I EPSTEİN REZALETİNDEN KURTARIR MI

Kodamanlar için çocuk istismarı ağı kuran Epstein ve pedofil müşterilerini ifşa edecekti, dosyalarını açıklama sözü vermişti. Ucu kendisine uzanınca Epstein'le ahbaplığını, ilişkisini, katıldığı partilerini, gönderdiği erotik doğum günü kartını gülünç yalanlarla örtbas etmekten başını kaldırmaya fırsat bulamıyordu. Muhalefetin komplosu, Demokratların oyunu, vatan ve millet düşmanlarının karalaması gibi uyduruk gerekçelerle sözünden çark etti. Trump'ın, aslında FBI muhbiri olarak Epstein'in ağına sızdığını yumurtlayan Cumhuriyetçi dahi çıktı.

Ne de olsa kirlenmiş, yoz elitler ve derin devletle savaşan, dini ve Tanrı'yı Amerika'ya geri getirecek bir halk kahramanı ya Trump...