"Selo'ya idam"dan Demirtaş'a selama

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Mayıs seçim gecesi balkonda zafer konuşması yapmıştı.

Kazanan tarafın, seçim meydanlarında söylenen kırıcı karalamaları geride bırakıp kendisine oy vermeyenleri de kucakladığı konuşmaydı bu.

Fakat öncesindeki gibiydi, seçim bitmemiş sanki.

Rakibi Bay Kemal'e, Selahattin Demirtaş üzerinden yönelttiği suçlamayı tekrarladı.

"Selo'ya idam" sloganlarıyla karşılanan o bölüme bir daha bakalım:

"Kardeşlerim... Ne diyordu Eğer Selo'yu dışarı çıkarmak istiyorsanız oyu bana vereceksiniz, diyordu. Benim sevgili milletim ne dedi Çünkü benim milletim iyi biliyor. Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan bu terörist Selo'dur. Adâletin, hak ve hukukun egemen olduğu Türkiye'de sen, 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan Selo'yu istediğin gibi dışarı çıkaramazsın. Hele hele bizim iktidarımızda böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün değildir. Zira bizim iktidarımızda adâlet, mülkün esasıdır, bu değiştirilemez."

Henüz yargılaması süren Demirtaş'ı, adâlet gereği terörist ilan edip seçim kutlamasında kalabalıkların taşlamasına sunan bu sözler, kuru yuhalamalarla karşılanmadı. "Selo'ya idam" sloganları yükseldi kitleden.

AİHM'in tahliye kararlarına rağmen 7 yıldır Edirne F Tipi Cezaevi'nde tutuklu yatan Demirtaş ise X'ten bir mesajla cevap verdi.

İftira ve tehdide uğradığını ama yalanlardan, hazdan başı dönmüş bir linç güruhunun bağıra çağıra kendisine idam istediğini, oysa adını Kudüs fatihi Selahaddin Eyyubi'den aldığını, büyük Kürt komutanın torunu olarak günü geldiğinde bu çığırtkanlara da adil davranacağını söylüyordu.

Bu sloganları bir daha duymayalı aylar geçti.

8 ay sonra şimdi yine bir seçim arifesindeyiz. Ve AK Parti Diyarbakır Milletvekilinden duyuyoruz ki "terörist Selo" birden mağdur, sempatik, gençlerin rol modeli, sazdan başka bir şey çalmayan, sembol siyasetçi "Selo" oluvermiş.

Şeytan sanmışlar da melek çıkmış gibi geliyor kulağa.

Soluksuz okursunuz, araya girmeden pasajlar aktarıyorum. Galip Ensarioğlu, geçen gün KRT TV'de yeni "Selo"larını şöyle sundu:

"Demirtaş Kürtler için yeni bir sembol, yeni bir lider olmak istiyor...

"İyi bir siyasetçi. Ağzı laf yapan, espri yapan, şarkı söyleyen sempatik bir siyasetçi.

İçeride kaldığı süre içerisinde de gençlerin çok ciddi bir şekilde sempatisini kazanan bir Demirtaş var.

Bu Selahattin Demirtaş bir yol ayrımında. Yıllardır içeride. Mağduriyeti var. Dışarıda ona karşı büyük bir sempati birikmiş. Yeni bir aktör, yeni bir lider olabilir mi Kürtler için Bağımsız bir lider olabilir mi..."

"Şu anda o kesim için bu sembol isim, diyelim ki Öcalan'dır. Öcalan yaşlandı, fikirleri de rağbet görmüyor artık güç odaklarında, Kandil'de vs.

Demirtaş'ın yaşadığı mağduriyet, içeride olması onu, milletin HDP'den istediği ve eleştirdiği şeyleri değerlendirmesine ve 'yeniden bir liderlik, yeni bir sembol' çıkartma arayışına girmesine sebep oldu."

"Demirtaş'ın son savunması aslında sokaktaki Kürtlerin duymak istediği, beklediği ve hoşuna giden şeylerdi. Sadece Türkiye'deki değil Suriye'deki, Irak'taki, İran'daki Kürtlerin de hoşuna giden şeylerdi.