ABD değil o, İsrail de değil. Planın ortağı İslam ülkelerine Hamas'ı silahsızlandıracaklar.
Trump, sunduğu barış planına Hamas'ı ikna etme sorumluluğunu kime mi yıktı New York'ta buluştuğu Müslüman ülkelerin sırtına. Yani Katar, Türkiye, Suud ve Mısır'a...
Hamas'ı neye ikna edecekler, derseniz... Silahsızlanmaya...
Gazze Hamas'tan ve silahtan arındırılacak, başına Tony Blair gibi bir vali atanacak, Trump'a bağlı yönetecek. Katliamın enkazını da İslam ülkeleri kaldıracak. İsrail, bedel ödeme masraf ve zahmetine sokulmayacak.
Trump'ın Nobel Barış Ödülü almayı umduğu mükemmel plan işte bu.
İktidarın en ateşli fedâileri bile isyanda. Sosyal medyada ateş püskürüyorlar. Barış değil teslimiyet, Gazze'ye çökme planı, diyorlar.
Zafer değil hezimet, geçiş yönetimi değil müstemleke valisi olarak görenler çoğunlukta.
Gazze'yi İsrail'in sömürgesi yapacak, diye utanç verici buluyorlar.
Olmaz olsun, öfkesiyle böyle sözde harika barışın içine tüküren mi ararsınız... İzzetli Müslümanların asla kabul edip 'evet' diyemeyeceği bir zillet anlaşması olarak yuhalayan mı... Hatta altına imza atıp Hamas'ı buna zorlayacak İslam ülkelerini lanetleyeceğini peşinen ilan eden mi ararsınız.
Ne şiddette, ne kadar ileri tepki ararsanız var.
Şaşırmadım, desem yalan olur. İktidar saflarından bu infiali beklemiyordum.
Ankara heyeti, Katar'daki ikna toplantısına doğru giderken bile kesilmedi tepkileri. Trump'ın barış planını, kirli peçete gibi buruşturup buruşturup çöpe fırlatmaya ara vermediler.
Kendiliğinden bir öfke patlaması mı, bir yerden işaret mi aldılar, nasıl oldu da hep birden saldırıya geçtiler, anlayamadım.
İktidara rağmen cesaret gösterip doğru bildiklerini okumalarıyla ün yapmamış kimselerden bahsediyorum. İktidarı zora sokmayı, ABD seferinin başarısına gölge düşürüp altını da oymayı umursamayacaklarını sanmıyorum. Geçmiş örneklerden biliyoruz.
Nedir, neyin alâmetidir bu, nasıl anlamlandırmak gerek öyleyse Yoksa kamuoyu sürpriz bir atağa mı hazırlanıyor Üç vakte çıkar.