Fakirlerin değil fakir babalarının yüzyılı

Mübarek Ramazan vesilesiyle her gün okuyoruz...

Kim olduğunu saklayan gizemli bir hayırsever, Hatay'da marketin veresiye defterindeki tüm borçları kapatmış. 400 depremzedenin 1 milyon 600 bin lira tutarındaki borcunu ödemiş, Allah razı olsun.

Yurt dışındaki Sedat Peker, arandığı Türkiye'de ihtiyaç sahipleri için Ramazan kolileri dağıtıyormuş. "Edirne'den Kars'a". Çocukları ne yiyorsa içine onların konmasını istemiş.

Ankara Büyükşehir, Başkent Market'te uygun fiyata, dar bütçelinin alabileceği et, kıyma satışlarına başlamış. 210 bin muhtaca da 2 bin 500 lira yardım vermiş.

İstanbul Büyükşehir, 100 bin aileye 2 bin liralık Ramazan desteği sağlıyor. 200 bin aileye marketlerde geçen bin 500 liralık sosyal destek kartı da dağıtıyorlar.

Sadece CHP'li belediyeler mi AK Partili belediyeler, meselâ Kayseri Büyükşehir de fakir fukaranın imdadına yetişmeye çalışıyor.

Parti teşkilatları duyarsız mı, değil.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da ayrı bir koldan çalışıyor.

Vakıflar Genel Müdürlüğünün aşevi ve kuru gıda yardımlarıyla Diyanet Vakfı şubelerininin erzak paketlerini de unutmayalım.

Sağ olsun, Ramazan seferberliği başka birçok dernek ve vakıfta da görülüyor.

Fakir babaları, yardım için birbiriyle yarışıyor da... Her fakirhaneye, her muhtaca bari Ramazan'da yetişebiliyorlar mı dersiniz

Çünkü yardıma muhtaç fakirhanelerin sayısı da her yıl giderek büyüyor, küçülmüyor.

Yoksullaşmanın hızına yetişilebilecek gibi değil.

Bugün toplumun kabaca beşte biri, düzenli yardımla hayata tutunuyor. En büyük artış da Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçtiğimiz 2018'den bu yana yaşanmış.

Şu rakamlar, yeni sistemin ülkeyi zenginleştirecekken daha fazla yoksullaştırdığını göstermiyorsa neyi gösteriyor:

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı verilerine göre...