Emekli Hüsnü'nün keklenmesi hakkında

Bir ekonomist değilim, onun için Bilal Erdoğan gibi "bir ekonomist olarak" kalıbıyla başlayamıyorum söze.

Ve peşinden EYT'nin aslında felâket olduğunu, emekliye ayrılanlardan iş boşalacak diye gençlerin aldatıldığını, artık iş bulurlarsa çalışıp EYT'lilerin maaşını ödeyeceklerini, kabul edelim ki kandırıldığımızı, muhalefetin popülist tahrikleriyle bunun yaşandığını, onlar yüzünden maalesef enflasyonist bir ekonomiye geçtiğimizi ama sağ olsun 22 yıllık AK Parti iktidarının şimdi bizi buradan çıkaracağını, bir rahatlama döneminin başında olduğumuzu da söyleyemiyorum.

Yüzüm o kadarına tutmuyor, ne yapabilirim.

Hem kazık bir değil, herkes kazıklandı da emekliler kazıklanmadı mı sanki!

Ben de oturup muhalefetin emeklilere attığı kazık üstüne bir şiir döşeneyim bari, dedim. Orası eksik mi kalsaydı

Elimden gelen budur, "emekli Hüsnü'nün kekistanda keklenmesi hakkında" başlığıyla kabul ola:

Sihirli kekten ısırık alıp bekledi Bir kanal kenarına çöktü öylece Hüsnü Yedi cücüeler gelmedi, gelmiyor ama sirke Bu nasıl kek şovdur, yüzyıl geçti başlamıyor...

Geçmişe daldı, gitti binyıllık eski günlere Rüya âlemini de turladı üç-beş kere Şahlanan şeyler görür gibi oldu zuhurat uykusunda Sihirli kekten bir ısırık daha alıp bekledi...

Dünya ile Ay arasında sallanıyordu Salıncak kurmuş sanırsınız göğe Gelmedi, gelmiyor fakat hâlâ yedi cüceler Milat geldi geçti, gelen giden yok...

Bütün gece sabırla bekledi kapıda Olay polisiye, ben ekonomist değilim bu arada Nerede kaldı yahu bu hayâli ucubeler Niye açılmıyor ısrarla şu gelecek dönem sirki Sirksiz keki neylesin hem emekli...