DEM'i yerli ve milli yapma projesine cevap mı
Projenin siyasi öncüsü, MHP lideri Bahçeli. Cumhurbaşkanlığındaki sözcüsü ise Başdanışman Mehmet Uçum.
İkisi, projenin amacını gayet iyi tarif etti ve sınırlarını çizdi. Dünkü yazımda da yer vermiştim.
Ne çıkıyordu dediklerinden
Yeni bir Çözüm Süreci değil, İsrail saldırganlığıyla alakalı değil, terörle içte ve dışta devam eden askeri mücadelenin biteceği anlamında değil, terörle askeri mücadelenin alternatifi de değil, yani mesele aslında Kandil'e silah bıraktırmak değil, Erdoğan'ı bir dönem daha Cumhurbaşkanı seçtirmek veya erken seçim kararı için Meclis'te Anayasa çoğunluğu toplamaya dönük de değil, iktidarın siyasi çıkar hesabı değil, PKK ile YPG'yi ABD ve Rus emperyalizminin kontrolünden çıkarmak hiç değil...
Peki ne öyleyse
Terörle de arkasındaki dış güçlerle de askeri mücadeleye evelallah devam, gücümüz yeter. DEM'i, Kandil vesayetinden kurtarıp Öcalan'a bağlayarak yerli ve milli yaparsak iç cephe ve dolayısıyla tam bağımsızlığımız güçlenir. Denilen bu.
Hatırlarsanız...
Daha önce 2019'da Öcalan'dan mektup getirildiğinde HDP, seçim talimatlarına uymadı. Yerli ve milli davranmadığı, dış güçlere hizmet ettiği ve emperyalizme maşa olduğu söylendi, suçlandı. HDP, Cumhur İttifakını çok kızdırmıştı.
İşte şimdi Kandil'e silah değil de DEM'e, Kandil ve Demirtaş'la ilişkiyi bıraktırarak emperyalizme karşı tam bağımsızlığımızı sağlayacaklar. Hesapta milletin yüksek menfaatleri için, iktidarın siyasi çıkarlarıyla alâkası yok.
Mektubu getirildiğinde Öcalan'ı dinlemeyenlere şu mesaj veriliyor: Şimdi Öcalan, Meclis'te DEM'in başına geçirildiğinde bakalım ne yapacaksınız
Dün hemen ertesinde TUSAŞ'a alçak bir terör saldırısı geldi.
Ankara'nın ve TUSAŞ'ın hedef seçilmesi düşündürücü. TUSAŞ, terörle mücadelede dengeleri değiştiren yerli İHA-SİHA'ların öncüsü devlet şirketi.
Sormadan edemiyorsunuz, bir cevap mı Kimden Nasıl bu kadar hızlı olabildi Ve projeyi sabote edecek mi
-------
ETKİ AJANI AVINDA BU ISRAR NİYESisi'yle ipleri koparmayalım, dediniz... İktidarsa ipleri koparmanın yanlış olacağını henüz anlamamış, 10 yılı var daha.
İşte etki ajanlığı düzenlemesi o zaman çıkmış olsaydı... Kendi ülkenize karşı, bir dış gücün stratejik çıkarına hizmet etmiş sayılacaktınız. Hatta darbeci Sisi'den talimat almadığınız ne malum, olacaktı.
Suud Veliaht Prensi'yle kötü olmayalım, Emirlikler'le düşmanlığı körüklemeyelim, dediğinizde de... İktidardan 10 yıl erken fark etmeniz ve konuşmanız yanınıza kalmayacaktı. Kimin stratejik yararına hizmet ettiğiniz, nereden talimat aldığınız elle konmuş gibi bulunacaktı.
Şimdi iktidar, Esad'la barışa dönerken derseniz sizden vatanseveri yok. Ama 10 yıl önce Esad'la barışıp Suriye'den el çekmek Türkiye'nin çıkarına, dediğinizde hapı yutacaktınız. Esad'ın, İran ve Rusya'nın stratejik çıkarı da bu yönde, kime çalıştığınız çok açık, diye yakanıza yapışılacaktı. Dış güç adına etki ajanlığından gidecektiniz okka altına.
İşte sadece siyaseten suçlanabildiğiniz için o günleri arayacaksınız. Artık hukuken de suçlanabilmeniz sağlanacak. AK Parti, etki ajanı avında ısrarlı.