PARAZİT

2017-2018 : Zenginler tarafından hastalık patentlerinin alınması, devletler tarafından salgın hazırlığı niteliğinde test kiti vb. toplu alışverişler.2019 :Küresel Salgın Politikası2020 :Küresel Pandemi, Küresel Karantina ve Mülteci Akınları2021 :Küresel Yangınlar, Doğal Afetler ve Küresel Tedarik Zinciri Krizleri2022 :Devletler arası restleşmeler ve akabinde lokal bazda devletler arası savaşlar.2023 : Artık neyin vaktinin geldiğini az çok herkes tahmin ediyordur. Çok zor değil, bundan 100 küsur yıl evvel olanların tekerrürü adeta. Doğada tek başına tutunması mümkün olmayan bazı yaratıklar vardır, bunlara parazit denir. Mesela bir mantar türü önce bir böceğin içine girer, ardından böceğin iç organlarını tüketerek beyne ulaşır. En son beynini de ele geçirince hareket fonksiyonlarına zarar gelmemiş fakat, artık ölü olan böceği adeta robot bir zombi gibi kullanır. Böcekten hem beslenir, hem de onun bedenini kullanarak hareket eder. Sonunda daha iyi bir konağa (yerleşeceği varlığa) ulaşınca, eskisini terk eder ve yeni konağa transfer olur. Bu şekilde koca bir ormanı ele geçirmiş mantar türleri doğada mevcuttur. Bu doğa olayı sadece mantarlara veya böcek türlerine özgü bir davranış değildir. Birileri belli bir coğrafyayı seçerek içerisinde bulunduğu ülke veya ülkeleri ihya eder (yalnızca zenginlerini) ve o ülkeyi maşa yaparak dünyaya nizam adı altında fesat vermeyi kendisine ilke edinir. Yapılanlar edilenler iyice ayyuka çıkıp, artık kullanılan maşa devletin savunulacak bir yanı kalmayınca bütün ihale o devlet ve halkına fatura edilip, yeni konak yerine transfer olunur. Geçtiğimiz 200 yıl boyunca keşfettikleri yeni kıtaya adım attıkları gibi, içerisinde yüzyıllardır yaşayan 200 milyona yakın insanı peyderpey katledip, konağı ele geçirdiler. Ardından bu konağın gücünü kullanarak gerek Avrupa'ya, gerekse dünyanın geri kalanına demokrasi ismini verdikleri nizam kılıfına bürünmüş ifsad hareketlerini uyguladılar. Herhalde Amerika Birleşik Devletleri'nin el atmaya çalışmadığı bir coğrafya olmamıştır. Kimisinde başarılı oldular ve "Bizim çocuklar başardı" dediler, kimisinde başarısız oldular, reklam veya medya ile zihinlerde kendilerini başarılı ilan ettiler. 200 koca sene sonunda dünyanın kalanı artık, ülkelerindeki Amerika etkilerini ve baskılarını temizlemek için uğraşan yapılar haline geldiler. Söz konusu ülkeye, dünya çapında bir kin yaratıldı. Bu kinin sorumlusu olarak ise Amerika Birleşik Devletleri ve halkı görüldü. Hiç mi suçları yok dersek, işte burada cehalet devreye giriyor. Amerikan Halkı'nın büyük çoğunluğu özellikle cahil tutuldu ki, devletlerinin dünya çapında uyguladığı vahşeti göremesinler. Nitekim öyle de oldu, hatta yer yer ülkeleri ile gurur da duydular. Neticede onların dininde de bizimkinde de, Yaratan kendini geliştirecek akıl vermiş. Konumuza dönecek olursak, bu parazitler yalnızca maddi güçlerini kullanarak, ekonomileri manipüle ederek ve ülkelerden satın aldıkları liderlerle devletleri birbirine düşürerek yeni bir transfer operasyonunun fitilini ateşlemiş gibiler. Anlaşılan o ki, bu transfer batıdan doğuya doğru gerçekleşecek. Güç ve sermaye miyadını doldurduğu batıdan, yıllardır sömürülen ve artık baş kaldırmaya başlayan doğuya doğru geçiş yapacak. Geçiş güzergahındaki potansiyel konak devletlerden itaat etmeme ihtimali olanlar da terbiye edilmeye başlandı. Küresel parazit çetesine alenen savaş açan Rusya'ya karşı, yıllardır içini boşaltarak ve halkını yozlaştırarak ele geçirdikleri Ukrayna'yı kullandılar. Rusya'nın enerjisini sınır komşusu ve hatta akrabası olan Ukrayna ile bitirme operasyonunu başlattılar. Ardından, dolara mahkum değiliz, diyen Çin'e karşı Tayvan kartını ileri sürdüler. Amerikan bürokratlarından Nancy Pelosi önce Tayvan'a ziyarette bulundu. Ardından da Amerikan gemilerini Tayvan ve Çin arasında problemli bölgede tahrik edercesine yüzdürmeye başladı. Tabi, tek söz dinlememe potansiyeli olan devletler, Rusya ve Çin değildi. Görüyoruz ki, son bir kaç yıldır Yunanistan toprakları adeta bir Amerikan Kışlasına çevrildi. Trakya'dan Kıbrıs'a kadar resmen bir kuşatma yığınağı yapıldı. Komple Türkiye'nin Ege ve Akdeniz kıyılarını kuşatma altına alacak bir düzen kuruldu. Güneyde deniz ayağını Yunanistan üzerinden halletmeye çalışacak olan bu parazitler, güneyin toprak kısmında da yıllardır bilfiil kullandıkları PKK - YPG - PJAK örgütünü kullanmak istediğini de gösterdi. Yunanistan, ara sıra Batı tarafından böyle gaza getirilir, ağzının payını alır geri dönerdi. Arkasında Avrupa olduğundan ve Avrupa ile coğrafi olarak destek alabileceği bir konumda bulunduğundan böyle şımarık tavırlara girmesini bir nebze de olsa anlayabiliyoruz. Fakat bu parazitlerin içini boşaltıp kullanmak istediği öyle bir devlet var ki, resmen kurtuluşu mümkün olmayan bir intihara