"Siyaseten gömme" mümkün olacak mı

Gerek diploma iptali gerekse açılan davaların Ekrem İmamoğlu'na yönelik "siyaseten gömme" operasyonu olduğu açık. Diploma iptali en azından muhtemel Cumhurbaşkanlığının önünü kesiyor.

İmamoğlu halen cezaevinde ve hakkında farklı davalardan 27 küsur yıl hapis cezası isteniyor, ardından siyasi yasak gelmesi ihtimali de şaşırtıcı olmaz.

İktidar cenahı kendisini öyle bağladı ki, bir kulis bilgisine göre oralarda "İmamoğlu bu dâvâlardan kurtulursa batarız" gibi endişeler seslendiriliyormuş. Boş bir kaygı değil. O yüzden "delil üretmek" için ne kadar seferber olunsa yeri.

Açılan dâvâların şu ana kadar İmamoğlu'nda bir irade çözülmesi gerçekleştirmediği açık. Onun yanında CHP lideri Özgür Özel'in İmamoğlu'na sahip çıkışı hem İmamoğlu'nu siyaseten diri tutuyor hem de, bizzat Özel'in kendisini ve partisini tırmanma şeridine sokuyor.

Geniş toplum kesimlerinde İmamoğlu'na yönelik yargısal sürecin "siyasi amaçlı" olduğu görüşü kabul görüyor. Kamuoyu yoklamaları meselâ bu operasyonlardan sorumlu gözüken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oyunda artışı değil azalışı, İmamoğlu ve CHP'nin oylarında ise puan puan artışı ortaya koyuyor.

Sonunda ne olur

İmamoğlu mahkûm olup, hakkında siyasi yasak gelir mi Ya da Özgür Özel ve CHP "Neden hep İmamoğlu'na kilitlenildi Ülke sorunları göz ardı ediliyor" yorumlarından bunalıp savunma seddini çökertir mi

Bunların hepsi siyasette mümkün, ama başka bir şey de mümkün.

Bir, İmamoğlu pek pes edecek gibi görünmüyor, iki Özgür Özel, İmamoğlu'nu vermenin CHP için de alandan çekilme anlamına geleceği yaklaşımında görünüyor.

Siyasette bir yola çıkmışsanız, ülke siyasetinin dününü bugününü, farklı liderliklerin verdiği sınavları incelersiniz.

Diyelim Demirel gibi bir siyasetçi örneği var önünüzde. "6 kere gidip 7 kere geldim" diyen bir siyasetçi. Bu Türkiye'de siyasetçinin nasıl bir uzun mesafe yolcusu olduğunun da ifadesi. "6 kere düştüm, yedincide yine kalktım" anlamına geliyor bu söz.

Aynı çizgiyi takip ettiğiniz bir siyasetçi ihtilâl ile devrilmiş, daha fecisi idam edilmiş, "Ondan sonra her başbakan odasında idam sehpası görmüş" dediğiniz Başbakanlıkta, Muhtıra yemiş, şapkanızı alıp gitmek zorunda kalmışsınız. Dişinizi tırnağınıza takıp meydan meydan dolaşıp, muhtırayı püskürtmüşsünüz. Sonra 5 general tarafından "Tencereyi pislettiniz" denilerek darbeye maruz kalmış, siyasi yasaklı olarak sürgüne gönderilmişsiniz, partiniz kapatılmış, yapay siyasetçi türleri oluşturulmuş Sonra siyasi yasağı kaldırmak için referanduma gidilmiş, eski dostlarınızdan Özal ile boğuşmuşsunuz. Özal "yasakçı" rolde karşınıza çıkmış, cenazesinde büyük kitlelerin sevgi seline mazhar olacak olan Özal burada yenilmiş. Ardından Özal'ın meşhur 1989 yerel seçim hüsranı gelmiş Nihayetinde Demirel, siyasi ömrünü Çankaya'da Cumhurbaşkanı olarak tamamlamış 7'inci geliş

Cumhurbaşkanı Erdoğan da, Demirel kadar olmasa da engelli koşu yapmış siyasette.

Şimdi İmamoğlu