"İstefti kalbek"

Başlıktaki iki kelimeyi anlamak için Arapça bilmeye gerek yok. O derece Türkçeleşmiştir. Bir ortamda herhangi bir insanımız, belki biraz gün görmüş insanımız "İstefti kalbek" diyebilir size.

Peygamberimizin sözüdür o. Kendisine "Şöyle bir iş yaptım, acaba doğru mu yaptım" diye soran kişiye "İstefti kalbek" cevabını vermiştir. Az biraz da devamı vardır: "Velev eftâke'l müftûn" şeklinde. Şu demek:

"Kalbine danış! Müftüler fetva verse de"

Hani bazen herhangi bir yanlış iş için herhangi bir kapıdan fetva alınabiliyor ve yanlışlarımız için dinden gerekçe ürettiğimizi sanıyoruz ya

İşte orada bir "İç ses" sizi uyarır diyor Allah'ın Elçisi Tabii ki eğer "iç sesiniz" kaldıysa

Ramazan'a girdik ya Hoş gelmiş olsun dünyamıza İçimize dışımıza

İşte bu ay bir anlamda "kalbimize bakma ayı olsun" diliyorum. Kalbi kalp yapma ayı olsun. Çünkü orada bir et parçası olabilir ama kalp olmaz. Kalyabilir dönüşür çünkü.

Onun için "Yâ mukallibe'l kulûb, sebbit kalbî alâ dînike" diye bir duayı da öğretmiştir Allah Elçisi bize. "Ey kalpleri evirip çeviren kalbimi dinin içinde sabit kıl."

Allah ölçüyü koymuş: "Kalbler ancak Allah ile birliktelik idraki içinde (zikir ile yani) mutmain olur, doyuma ulaşır, huzur bulur."

Muhtemel ki Allah Rasûlü "İstefti kalbek Kalbine danış" derken, Allah ile birliktelik idraki zedelenmemiş, aşınmamış, kaybolmamış kalbi kastetmiştir.

"İçimizdeki et parçası iyi olduğunda insanlık kalitemizin iyi olacağını" bildiren de odur.

"Kalp" dediğimiz şey o et parçasından mı ibarettir, tartışmalarını bir kenara bırakın.

Bizler, insan olarak bir "İç sesimiz" olduğunu biliyoruz. Şayet boğmamışsak Yaratan içimize o sesi yerleştirmiştir ki biz öyle insanız.

İç ses vicdan mıdır, bilmiyoruz. Onun varlığını da kabul etmişiz insanlar dünyasında. Onun için de "şayet boğmamışsak" şartından bahsedebiliriz.

Kalbin çok hali var mukaddes Kitabımıza göre Diri kalpten ölü kalbe kadar, hastalık da kalbin halleri arasında Bazen "Nefs" de kullanılıyor kalp anlamında "Ey mutmain, doyuma ulaşmış, huzura ermiş nefs" diye nida ediliyor "Rabbine dön" diye sesleniliyor, "Rabbi ile rızada buluşmuş nefs Rabbine dön."

"Kalp gündemi" diyorum ben buna, "İnsanın, mü'minin bir kalp gündemi olmalı."

Ondan sonra bir Allah dostunun şu sözünü paylaşıyorum: "İnsan kalbini avucunun içine almalı ve insanlar arasında utanmadan dolaşabilmeli."

Ne dersiniz, kalbimizi avucumuzun içine alıp insanlar arasında utanmadan dolaşabilecek cesarette miyiz

Bu, şeffaf kalp demek. İçinde insanlar önünde savunulamayacak şeyler barındırmayan kalp demek. Onun bunun ayağına basmış isek, dilimiz - kalbimiz kirlenmişse nasıl yüz akı ile dolaşabiliriz ki toplum içinde