Dünyadaki Türkiye algısı
Trump, ülkesinin, içlerinde Ankara'ya gelecek Thomas Barrack'ın da bulunduğu yeni büyükelçi adaylarıyla yaptığı görüşmede Türkiye'yi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı işaret ederek, "İyi bir ülke; lideri de iyi" ifadelerini kullanmış.
Nasıl, bu iyi bir referans mı Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan için
Kötü bir şey söylemesine tercih edilebilir tabii ama, Trump ismi bu referansı problemli hale getiriyor.
Tam da bu sırada ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, bizim Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan'a, bölgedeki rolünü övdükten sonra bile "Türkiye'deki son gözaltılar ve protestolar konusunda duyulan endişe"yi gündeme koyuyor.
Önemli mi
Meselâ Erdoğan'ın uluslararası birçok medya kanalında Putin'le eşleştirilmesi nasıl okunmalı "Önemli mi" diye sorulmalı mı, önemli ise "pozitif" açıdan mı "Negatif" açıdan mı diye sorulmalı mı
Bunlar "Erdoğan'ın liderliği" sayesinde Türkiye'nin dünyada yıldız gibi parladığının işaretleri olarak mı görülmeli yoksa yıldız gibi parlama potansiyeli bulunan bir ülkenin "demokrasi ve hukuk alanındaki" zaaf alametleri olarak mı
Bir süreç yaşıyor Türkiye, gerilimli bir süreç, gerilimin odağında "İmamoğlu" ismi var.
Uluslararası bir yayında, diyelim New York Times'da, CNN international'da Türkiye'deki olayların nasıl anlatılacağına dair bir tasarlama yapsak, neler olurdu o yayının içinde
Mesela öyle bir yayında "İmamoğlu" ismi geçmeden olmaz. Aynı şekilde "Erdoğan" ismi geçmeden de olmaz.
Bu iki ismin siyasetçi olduğu, İmamoğlu'nun İstanbul'da Erdoğan'ı defalarca yenerek ilerlediği, geleceğin Cumhurbaşkanı adayı olduğu ve orada da Erdoğan'ı yenme potansiyeli bulunduğu not edilmeden de olmaz. Bu habere, Türkiye'de yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı problemi bulunduğu notu da girer. Bu yayına en son İmamoğlu'nun "yolsuzluk" ve "terör suçlaması" ile tutuklandığı da eklenir.
Böyle bir yayında meselâ "Silivri"ye de yer verir uluslararası medya. Orada yatanların kimliğinden bahsedilir, Kavala, Demirtaş, Özdağ, Gezi dâvası, belediye başkanları, AİHM kararları Bütün bunların "iktidar muhalefet ilişkileri"nin uzantısı olduğu, tabii "Yargının araçsallaştırıldığı" iddiaları yer alır o yayınlarda En son olarak da polisin gece baskınları, uzun gözaltılar, gençlere, gazetecilere, iş adamlarına, sanatçılara yönelik tutuklamalar
Belki birilerinin aklına gelir Soljenitsin'in muhalif Sovyet aydınlarının gönderildiği "Gulak Takımadaları"na işaretle "Silivri Takımadaları" gibi bir ifade kullanır.
Uluslararası medyada meselâ "Türkiye yargı bağımsızlığında dünyaya örnek oluyor" yollu bir yayın çıkar mı Ya da "Erdoğan İmamoğlu'na haddini bildirdi" yollu bir değerlendirme
Bunu sanıyorum, iktidarın en coşkun taraftarı bile düşünmüyordur.
Türkiye'de bugün yaşananlara ilişkin en sıradan haber böyle kurgulanır uluslararası medyada. Peki böyle bir "Türkiye sunumu" ne anlam taşır Türkiye için
İktidar cenahı "Kim ne derse desin Türkiye dünyada yıldız gibi parlıyor" söylemini sürdürebilir.
Ancak bu tür haberlerle dünyada ülke ile ilgili bir "algı" yerleştiğini de unutmamak gerekiyor.
"Siyasi tutuklamaların olduğu, iş adamlarının sabaha karşı evlerinden alındığı, akademisyenlerin tutuklandığı, gençlerin sokak eylemleri gerçekleştirdiği, eyleme katılan gençlere biber gazı sıkıldığı, gece baskınları ile bini aşkın gencin gözaltına alındığı, muhalefetin sesine yer veren tv kanallarına ceza yağdığı, lisans iptali tehditlerinin yapıldığı vs bir ülke algısı." AP Türkiye Raportörü