Dış politikada hesapsızlığın örneği
Dış politika "Geleceği doğru okumak" ile birebir bağlantılı. Bizin "Dış politikadaki U dönüşlerimiz" de geleceği doğru okuyamadığımızın tipik göstergesi
Suriye'de geldiğimiz nokta mesela.
Herkes "Esed'le görüşme" sorunsalının dramatik niteliğine bakıp "Suriye çıkmazı"nı değerlendiriyor. Oysa başından beri "Geleceği doğru okuyamamak"tan doğan değerlendirme hatasını görebilirsek, belki bundan sonraki dış politika açılımlarımızı daha sağlıklı yapma imkânı oluşur.
-Esed devrilir zannettik mesela. Esed hala iş başında, demek ki Esed'in gücünü doğru okuyamamışız.
-Esed devrilir diye düşünürken halkın ondan yıldığını ve bu sebeple diğer ülkelerdeki gibi iktidarı devirme yönünde harekete geçeceğini var saymışız mesela. Ama garip biçimde diyelim Sünnilerden bir kısmı bile Esed'e karşı ayaklananların değil, Esed'in yanında yer almış o süreçte.
-Esed devrilir diye düşünürken, Esed'in Rusya bağlantısını ve Rusya ihmal edilerek bir Suriye politikası oluşturulamayacağını dikkate almamışız mesela.
-Özgür Suriye Ordusu(ÖSO) diye bir askeri güç oluşumunu yönlendirmişiz mesela. Başka bir ülkede askeri yapı oluşturmanın problemli niteliği göz ardı edilse bile, demek ki o oluşumun Esed'le girişilecek askeri operasyonlarda netice alabileceğini hesaplamışız. Ama öyle bir yapının kendi içinde yaşayacağı kaosun nasıl aşılacağını, bu yapının halkla ilişkisindeki çarpıklıklara nasıl mani olunacağını dikkate almamışız.
-Yine bu arada bu kaos ortamında "Bizim!" ÖSO'muz oluşurken başka silâhlı yapıların da ortaya çıkabileceğini ve silâhlı kaosun daha da derinleşeceğini öngörememişiz. Bunun yanı başımızda nasıl bir Suriye demek olduğunu da hesaplamamışız.
-Amerika'nın ne yapacağını da öngöremediğimiz açık. Herhalde Arap Baharı'na zımnen destek verdiği gibi Esed'in devrilmesine de göz yumacağını, hatta destekleyeceğini düşünmüşüz. Ama Amerika bir noktada "Laik nitelikli Esed'in yerine İhvan iktidarı gelecekse ben yokum" deyivermiş. Rusya Esed'in arkasında durmuş, Amerika Esed karşısında sessiz kalmış ve Esed iktidarda kalmış. Kaç yıl 13 yıl Aslında bizim 13 yıldır oradaki muhasebeyi yapmış olmamız lazımdı, değil mi
-Amerika'nın başka hesabını, YPG-PYD hesabını doğru okuduk mu Suriye'de kimi girişimlerde bulunurken bu "NATO müttefikimiz"in orada bir "Teröristan" kurmayı planladığı aklımıza geliyor muydu Ya da aklımıza geliyorsa karşı hamle olarak ne yapıyorduk Amerika'nın bizdeki kimi Kürtler'in aklına girerek, aklını çelerek, hatta ben "zihinlerini iğfal ederek" diyorum, "Bakın Suriye'de size özerk bir bölge oluşturuyoruz, neden Türkiye ile çözüm süreci sürdürüyorsunuz ki" diyerek çözüm sürecini torpilleyeceğini hesap etmiş miydik
-Göçler! Göçleri hesaba katmış mıydık Milyonlarca insanın göçü "Ensar Muhacir" yaklaşımı ile "safiyane", evet kelimenin tam anlamıyla "Safiyane" bir yaklaşımla "Buyursun gelsinler" dediğimiz milyonların bir gün, "kendi ülkelerine veya bir başka ülkeye gönderilmesi zor", "içerde tutulması zor", "geleceği ipotekleyen", "iktidar muhalefet kimin nasıl çözeceğini bilmediği"" elhasıl "yönetilemez" bir sorun haline geleceğini tasarlamış mıydık