"Terörist başı – bebek katili" idi…
"Kurucu önder" oldu. İmza Devlet Bahçeli.
Şimdi sadece "kurucu önder" değil, "yarı Tanrı muamelesi gören ideolog", "PKK'daki bütün farklı fikirlerin karşısında anlamsızlaştığı önderlik" oldu.
"Eeee" diyorsunuz ister istemez. Bundan sonra
"Bölgede yakın tarihin en büyük altüst oluşu yaşanırken….. Türkiye'de milyonlarca taraftarı bulunan bir örgütün olduğu malumken Öcalan'la diyalog kurulmasına karşı çıkanların vizyonsuzluğu ve küçük dünyası insanı ürpertecek türden"miş.
Öcalan'la diyalog kuruldu ve her şey sütliman oldu… Öyle mi
Öcalan ile 1999 yılından beri diyalog halinde zaten devlet. Hani demişti yakalandıktan sonra "Türkiye'ye hizmet etmeye hazırım."
1999'dan beri hizmet alınmadı mı Öcalan'dan
Bütün iş, Meclis Komisyonu'nun Öcalan'ı dinlemesine mi kaldı
Öcalan da, kendisini ziyaret eden üç milletvekilinin hatırına, Suriye'deki bütün stratejisini "Türkiye lehine" çevirecek.
Ziyaret edilmeseydi yanmıştı Türkiye… Mazlum Abdi almış başını gitmişti.
Washington'da Şara, Trump, Witkof, Barrack, Fidan, Rubio bir şey görüşmediler… İsrail devrede değil.
Öcalan bütün Suriye işini şipşak çözecek…
Yeter ki "örgüt nezdindeki tanrısal ideolog" hüviyeti Türkiye tarafından da onaylansın.
Milyonlarca destekçisi var ya örgütün, meselâ tam da Kürtlerden milyonlarca karşıtının da bulunmasını dikkate almayacaksın.
Evet, açık söylüyorum bir "APO anıtı yontuluyor."
DEM kendi adına iyi yürüttü süreci.
Öcalan DEM için belirleyici – sembol isimdi, doğru. Sürecin "APO'nun liderliği"nin onaylanması istikametine evrilmesini sağladı. Ortam bulunca nasıl yargılayıcı üslup ürettiğini sergiledi. Bahçeli, "kurucu önder" diyerek onore etti Öcalan'ı. Bahçeli bir koç başı rolü üstlendi. Alkışlayanlar bu rolü alkışlıyor.
Öcalan taaa 2002'de "silâhlı mücadele döneminin bittiği"ni ilân etmişti. Yani tükenmişti. Sonra 2013-2015 döneminde bunu Diyarbakır meydanında okunan Nevruz bildirisi ile bir kere daha ilân etti. Amerikalılar "Rojava modeli" ile zihinlerini iğfal etmeseydi, çözüm süreci basbayağı işleyecekti.
Zaten silâh için uzatmalar oynanıyordu.
Ben 2013 çözüm sürecinde, "Kürtler'in tabii insani hakları için PKK veya Öcalan ile pazarlık yapmayın, yapın her türlü düzenlemeyi, Kürtler bu ülke vatandaşı olmanın onurunu içlerinde hissetsinler, pazarlık yaparak 'hakları PKK kazandırdı' izlenimi vermeyin, onlarla sadece dağdan inişi – silâhların bırakılmasını konuşun" diye yazdım.
O zaman "Devlet şu adımı atsın PKK şu adımı" türünden "Kademelenme" diye bir süreç işletildi, sonunda da akamete uğradı. Bugün de süreç geldi yine "kademelenme"ye dayandı.
Oysa siz ilân etmediniz mi, "Dağda 35 terörist kaldı, ayakkabı numaralarını biliyoruz" diye…
Suriye, evet… Suriye'de Amerika'nın besleyip büyüttüğü, silâhlandırdığı bir yapı var. İsrail de oynuyor onun üzerine… Asıl pazarlık Amerika ile yürüyor. Amerika İsrail'in de çıkarlarını koruyor. Ne yapıyoruz, komisyon üyelerinin Öcalan'ı onore edecek biçimde ziyareti ile Mazlum Abdi'yi Amerika'nın elinden mi alıyoruz Bugüne kadar "Devlet"

4