'Acaba nerede yanlış yaptık' sorusu sorulabilecek mi

Belli ki iktidar, elektrik zamlarını geri almakta zorlanıyor. Hane halkının zamların altında boğulduğunu, esnafın gelen faturalardan dolayı kepenk kapatmak zorunda kaldığını görüyor. Görmemesi imkansız. Sokaklarda fırtına esiyor. Buna en duyarsız iktidar bile duyarsız kalamazken, iktidar ne yapacağını bilmiyor. Attığı atmayı planladığı küçük adımların yangını söndürmekte fayda sağlamayacağını biliyor. Ama yapacağı bir şey yok. Sübvanse etse, bütçe açığı olacak, bütçe açığı vergi olarak halka dönecek, o zaman çare ne Çare var mı iktidarın aklında-Belli ki iktidar, akaryakıta sürekli zam yapmaktan kurtulamıyor. Evet, dünyada da petrol fiyatları yükseliyor ama bize yansımasında bir de kur depremi var. Kuru 8'lerden alıp 18'lere yükselten, sonra 20 Aralık operasyonuyla 13-14 aralığına indiren iktidar, bu fiyatın da akaryakıt fiyatlarını yukarı tırmandıran rolünü görüyor. Akaryakıt düşmediği takdirde onun etten ekmeğe, sebzeden sanayi ürünlerine kadar hayatın tüm alanlarını pahalılandıracağını görüyor. Ama ne yapacak-Belli ki iktidar, döviz kurlarını düşüremiyor. Naci Ağbal döneminde döviz fiyatları düştü, ama Beştepe'nin faiz politikası Naci Ağbal'ı götürdü, ondan sonra da döviz fiyatları yukarı doğru fırladı. Bu rakamlar ideal rakamlar mı, döviz fiyatları burada dondu mu, yukarı doğru ilerleme potansiyeli var mı, Merkez Bankası döviz kurlarında etkili bir kurum mu, Cumhurbaşkanı, Hazine ve Maliye Bakanı, Merkez bankası. Kim ne kadar etkili döviz fiyatlarının seyrinde Belli değil. Onun için de insanlar tetik üstünde-Belli ki iktidar, enflasyonun seyrine hakim değil. Gelinen noktada TUİK rakamlarında bile tüketici fiyatlarında yüzde 50'ye dayanmış durumda. Üretici fiyatları ise yüzde 100'ün eşiğinde Dar gelirli vatandaşın zaruri ihtiyaç maddelerinde ise enflasyon çok daha yukarılarda seyrediyor. 2022'nin yıl sonu tahmini, MB için bile yüzde 23 küsur gözüküyor. Oysa bağımsız ekonomistler ülkenin yıl sonu enflasyonunun yüzde 50'nin üzerinde gerçekleşeceğinden emin. Daha doğrusu, iktidarın enflasyona hakim olmadığını gördüğü için insanlar, ekonomi politikalarında enflasyon duyarlılığı bulunmadığı izlenimi doğduğu için enflasyonun hangi yükseltide duracağını kimse tahmin edemiyor. İktidar adına tahminler, sadece umutların seslendirilmesinden ibaret.-Belli ki iktidar, insanların alım gücünü artırma noktasında herhangi bir şey yapabilecek konumda değil. Evet, asgari ücret yüzde 50 zamlandı. Ama memur maaşlarının, emekli maaşlarının, enflasyonla yarışması mümkün değil. Elektrik ve doğalgaz şokları, ev kiraları hane halkı gelirlerini silip süpürdüğünde açlık sınırı, yoksulluk sınırı göstergelerini çok daha kahredici hale getiriyor.Evet, alt orta gelir dünyasında herkesin gündeminde yoksullaşma var bugün. Ay sonunu nasıl geçireceği, büyük şehirde hayatını nasıl sürdüreceği, eğitim gören oğluna kızına nasıl bütçe yetiştireceği düğümü var. Çaresizlik bu. Boğulma hissi bu.Ve en kötüsü iktidarın bu boğulmayı giderecek çarelerden mahrum olduğu kanaati var.Yapılan açıklamalar, "Anlıyoruz,