Yine de iyi idare ediyor Özgür Özel

Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu'na sonsuz sahip çıkınca...

"İmamoğlu'nu araçsallaştırıyor" diyorlar.

Özgür Özel, "İmamoğlu adayımız" deyince...

"Aday olamaz ki, diploması bile iptal edildi" diyorlar.

Özgür Özel, "İmamoğlu aday olamazsa yerine biri aday olur" seçeneğini dillendirince...

"Kendisine yer yapıyor" diyorlar.

Özgür Özel, "Yerine aday olan kişi, zamanı geldiğinde koltuğu İmamoğlu'na devreder" tarzı bir yaklaşım ortaya koyunca...

"Ne kadar saçma bir strateji. Bu teknik olarak imkânsız" diyorlar.

Bu adaylık konusu CHP açısından...

Müthiş bir açmazdır. Büyük bir çıkmazdır. Muazzam bir sorunsaldır. Ağır bir imtihandır. Yakıcı bir ateştir. Kallavi bir muğlaklıktır.

İşte bu açmaza, bu çıkmaza, bu sorunsala, bu imtihana, bu ateşe, bu muğlaklığa rağmen...

Yine de iyi idare ediyor Özgür Özel.

Haberin Devamı

KİMİ KİME ŞİKÂYET EDİYORSUN

90'larda zannedildi ki:

Dünya bir iyilik küresi olacak. Ülkeler kafalarına göre takılamayacak. İnsan hakları sınır tanımayacak. Söz konusu insan hakları olduğunda "iç mesele" olarak görülmeyecek. "Yeryüzü kriterleri" diye kriterler olacak, herkes o kriterlere uyacak. Uymayanların hesabı görülecek.

Bu bir rüyaydı ve bu rüya çoktan bitti.

Nasıl bitti Şöyle:

Yeryüzü kriterlerinin koruyucusu olmak iddiasındaki ülkeler, bu konuda süper ikiyüzlü davrandılar.

- Eğer bir ülke, kendi siyasetlerine yakın bir siyaset izliyorsa... İçeride istediği kadar insan haklarını ihlal etsin, istediği kadar antidemokratik olsun, zerre kadar ırgalanmadılar.

- Eğer bir ülke, kendi siyasetlerine uzak bir siyaset izliyorsa... En küçük bir ihlal söz konusu olduğunda bile ortalığı velveleye vermekten hiç kaçınmadılar.

İnsanlık, çok uzun zamandan beri bu apaçık riyakârlığın farkında.

Bu yüzden hiç kimse...

"Yeryüzü kriterleri var. İnsan hakları iç mesele olmaktan çıkmıştır" falan demiyor, diyemiyor.

Özgür Özel hariç.

Haberin Devamı