Şuursuz bir anne hem kendisini hem de oğlunu nefret objesi haline getirdi

ANNE Eylem Tok, çok kısa bir süre içinde hem kendisini hem de oğlunu Türkiye'nin nefret objesi haline getirmeyi başardı.

Hiçbir konuda birlik sağlayamayan Türkiye, ilk kez Eylem Tok ve oğluyla ilgili aynı hislerde buluştu.

New York fotoğraflarından önce...

Öfke vardı. Kızgınlık vardı. Ayıplama vardı.

New York fotoğraflarından sonra ise...

Nefret var. Tiksinme var. İğrenme var.

Anne Eylem Tok, öyle şuursuz bir insan ki...

Üzerine titrediği arsız oğlunun hayatını kararttığının bile farkında değil.

Yapıp ettikleriyle hem kendisini hem de oğlunu Türkiye'de insan içine çıkamaz hale getirdiğinin farkında bile değil.

Hele bir durun.

Bunlar, çok yakında yurtdışında da insan içine çıkamaz hale gelecekler.

Öyle perişan etti ki durumu Eylem Tok...

Baba Bülent Cihantimur'un acılı aileyle temas kurduğu açıklaması da oğlu Timur'un gelip Türkiye'de yargılanmasını istemesi de durumu kurtaramıyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

EKREM İMAMOĞLU 'HATIRLAMIYORUM' DEMEYİ SÜRDÜRÜRSE

ÖNCE Habertürk'e, ardından da Cüneyt Özdemir'in programına çıktı Ekrem İmamoğlu.

İki yayında da aynı şey oldu.

Şöyle bir şey:

İmamoğlu'na "Siz 2019'da şunu vaat ettiniz, bu vaat ne oldu" diye sorulunca...

Bazı vaatlerde Ekrem İmamoğlu, "Hatırlamıyorum" cevabını verdi.

İddialı bir belediye başkan adayının başına gelebilecek en korkunç durum, bir önceki seçimde neleri vaat ettiğini hatırlamamaktır.

Çünkü eski vaatlerini hatırlamayan bir adayın yeni vaatlerinin ciddiye alınır bir tarafı kalmaz.

"Vaatlerimi hatırlamıyorum", bir belediye başkanının verebileceği en kötü cevaptır.

"Yapamadım ama bir sor niye yapamadım" tarzı bir cevap bile "hatırlamıyorum" cevabından bin kat daha iyi bir cevaptır.

Birinci hatırlamıyorum Habertürk'te geldi. İkinci hatırlamıyorum Cüneyt Özdemir'de geldi.

Bunun üçüncüsü, dördüncüsü gelirse...

Ekrem İmamoğlu'nda hızlı bir yaldız dökülmesi yaşanabilir.

KÜFÜRLÜ ELEŞTİRİNİN KIYMETİ HARBİYESİ

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

- Küfürlü kelimelerle yapılan eleştiri, belki yarım saniyeliğine bir şok etkisi yapabilir. Yarım saniye sonraysa o küfürlü eleştirinin gram etkisi kalmaz.

- Küfürlü eleştiriyi yapan kişi, belki birkaç dakikalığına gündem olabilir. Birkaç dakika sonra ise küfürlü eleştiriyi yapan kişinin saygınlığı bin ton azalır.

- Düzgün, hakkaniyetli, üslubu temiz bir eleştiri, bin kaplan gücündedir. Yamuk, hakkaniyetsiz, üslupsuz bir eleştiri ise sinek vızıltısı gibidir.

DİYANET İŞLERİ BAŞKANI'NIN KIZI OLMAK

RAHMETLİ babam müftüydü benim.

Sırf bu nedenle acayip dikkat ederdik kendimize.

"Müftünün oğlu şöyle yapmış, böyle yapmış" demesinler diye.

Bizim küçüklüğümüzde sosyal medya yoktu. Olsaydı kesin orada da dikkat ederdik.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Diyanet İşleri Başkanı, konum itibarıyla müftülerin müftüsü gibi.

Yani biz müftü çocuğu olarak bir dikkat ediyorsak Diyanet İşleri Başkanı'nın çocuklarının bin dikkat etmesi gerekiyor.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın kızı Feyza Hanım, lüks arabasının anahtarı üzerine şiirimsi bir metin yazıp sosyal medyada paylaşmış, millet de bunu diline dolamış.

Bu olay nedeniyle yazdım bunları.

Yetişkin çocuk ayrıdır, baba ayrıdır. İkisi ayrı bireylerdir.

Yetişkin çocukların yapıp ettiklerinden yola çıkılarak babaların görev ve sorumlulukları töhmet altına sokulamaz.

Bunlara tamam.

Ama bizim toplumumuz böyle bir anlayışta değil ki.