Şevki Yılmaz olayını çözmüş bulunmaktayım

Yaşı yetmeyenler pek bilmez.1980'ler, 1990'lar Şevki Yılmaz'ın fırtına gibi estiği dönemlerdi.Kimdi Şevki YılmazYedi maddede özetleyeyim:BİR: Refah Partisi'nin en ünlü hatibiydi.İKİ: Video kasetleri, Anadolu'nun en ücra evlerine bile girmişti.ÜÇ: Şöhreti, dar bir camianın ötesine taşmıştı.DÖRT: Tartışmalı ve ateşli nutuklarıyla ortalığı kasıp kavururdu.BEŞ: Uzak semtlerin ahalisi üzerinde belirgin bir etkisi vardı.ALTI: Gazete manşetlerine çıkar, hakkında davalar açılırdı.YEDİ: Sistemin bir numaralı hedefiydi.Fakat sonraki yıllarda bir şey oldu. Tuhaf bir şey!1980'lerde, 1990'larda esen o güçlü fırtına, 2000'lere geldiğimizde önce belli belirsiz bir rüzgâra dönüştü, ardından da hiç esmemeye başladı.Peki ne olmuştu da böyle olmuştuOlan şuydu:Şevki Yılmaz, artık daha merkezde yer almak isteyen siyasi hareket açısından biraz fazla radikal kaçmaya başlamıştı.O da bunu fark etmişti tabii.Centilmenlik yaparak kendisini adı konulmamış bir inzivaya çekmişti.SonuçAdı sanı pek duyulmaz olmuştu.Ve aradan yıllaaar yıllaaaar geçtikten sonra...Bugünlerde yeniden sahnelere esaslı bir dönüş yaptı Şevki Yılmaz.Bu kez eskisi gibi ateşli nutuklar atmıyordu.İktidara akıl veriyordu.Verdiği akıl da şuydu:"AK Parti'nin, kasanın ağzını açması lazım. Efendim 7 yüz ton altınımız var, Merkez Bankası'nda şu kadar dolarımız var. Kime bırakacaksın Bu hırsızlara mı""Dağıt parayı ahaliye, seçimi al" diye özetleyebileceğimiz bu kural dışı ve etik dışı tavsiye...Şevki Yılmaz'ı...Tıpkı eski günlerdeki gibi yeniden bir numaralı gündem haline getirdi."Şevki Yılmaz olayını çözmüş bulunmaktayım" dedim ya...Bana göre olay şudur:Bir zamanlar şöhretin tadını almış, çok meşhur bir hatip olmanın cazibesini yaşamış, dikkat merkezi haline gelmenin keyfini sürmüş birinin...Aradan on yıllar geçse de eski şaşaalı günlerine dönmek istemesi kaçınılmazdır.Yani olay, insana özgü bir zaafın açığa çıkmasından başka bir şey değildir.YENİDEN POPÜLER OLAN ŞEYLERKablolu kulaklık.Solitaire oynamak.Pikaptan plak dinlemek.Leblebi tozu.Mektup yazmak.Sevenlerin telefonda, "Önce sen kapat" muhabbeti.SOKAĞA DÖKÜLMEK ÜZERİNE TEZLERİktidarı seçimle götüremeyeceğini düşünenin aklına ilk gelen şeydir sokağa dökülmek.Sokağa dökülme söz konusu olduğunda vatandaşın büyük çoğunluğu, hemen düzen ve intizamdan yana tavır alır.Sokağa dökülmek, bir tükenmişlik ve bir umutsuzluk ifadesidir. "Ben bu halkı asla ikna edemeyeceğim" demektir.ORTODOKSHETERODOKSBANA