Liderler de ağlar

CHP Lideri Özgür Özel'in Gülşah Durbay'ın cenazesindeki durumuna bakalım:

- Hüngür hüngür ağladı.

- Kendisini tutmaya hiç gerek görmedi.

- Kameralara falan aldırış etmedi.

- Acısını ifade ederken içinden geldiği gibi konuştu.

- "Acaba nasıl görünürüm" diye bir tereddüt yaşamadı.

*

Ben Özgür Özel'in bu halini çok sevdim.

İnsani taraflarını
göstermekten kaçınmaya tenezzül etmemesini, buna da en küçük bir samimiyetsizlik bulaştırmamasını alkışladım.

*

Ancak çok az sayıdaki bazı CHP'lilerden şu tür aykırı tepkiler de yükselmedi değil:

"Liderler ağlamaz, sil gözyaşlarını. Bu görüntü seni zayıf gösterir. Vakarını korumalısın" falan.

*

Halkımızın büyük çoğunluğunun bu konudaki yaklaşımı ne olur acaba

Benim gibi "insani yönlerini kaybetmemiş lider" diye mi düşünür, yoksa "lider dediğin zayıflık sergilemez, yanlış yaptı" diye mi düşünür

*

Haberin Devamı

Elimde bir veri yok ama hissiyatımı söyleyeyim: Bizim ahalinin büyük çoğunluğunun benim gibi düşünmeme ihtimali hayli yüksek.


BEN HAYATIMDA HİÇ UYUŞTURUCU MADDE KULLANMADIM

NE demişti Mehmet Akif Ersoy ifadesinde

Şunu demişti:

*

"Ben hayatımda hiç uyuşturucu madde kullanmadım. Bu iddialar çok çirkindir."

*

Bu netlik, bu meydan okuyucu tavır, bu kökten yalanlama, bu zerre kadar açık kapı bırakmama hali... Herkesi az buçuk etkilemiş, "Yahu bu çocuğa haksızlık mı yapılıyor acaba" dedirtmişti.

*

Sonra ne oldu

Şu oldu:

Adli Tıp'tan gelen sonuçlara göre... Mehmet Akif Ersoy'un uyuşturucu kullandığı ortaya çıktı.

*

"Hayatımda hiç uyuşturucu kullanmadım" diye ifade verdikten sonra uyuşturucu kullandığının saptanması Mehmet Akif Ersoy'un "yapmadım, etmedim, hepsi yalan" tarzındaki ifadelerini yerle bir etmiş oldu.

*

Bu saatten sonra artık hiç kimse "Yahu bu çocuğa haksızlık mı yapılıyor acaba" demeye cesaret edemez.

Nitekim edemiyor da.


KÜTÜPHANE DEMEYE KORKAR OLDUK

Haberin Devamı

GEÇEN gün Beyazıt Kütüphanesi'ne gidecektim.

Bir arkadaşıma, "Kütüphaneye gidiyorum" dedim.

Arkadaşım, "Abi sen de mi" diye sordu.

*

Hemen çaktım durumu tabii.

"Oğlum bu kütüphane, o kütüphane değil" dedim.

*

Son günlerin belalı mekânı haline gelen "Kütüphane" adlı mekânın adının değiştirilmesi şart.

Kütüphane demeye korkar olduk valla.

SÜRECE İNANMAMAK AYRI ŞEY, SÜRECİ DİNAMİTLEMEK AYRI ŞEY

SÜRECE karşı çıkanlar ikiye ayrılır:

- BİR: Vatansever duygularla hareket ederek sürece inanmayanlar. Bunların derin kaygıları var. Sürecin başarılı olabileceğini düşünmüyorlar. Kaskatı önyargıları olsa da en azından samimiler.

- İKİ: Süreç başarısız olsun diye çeşitli sabotajlara imza atanlar. Bunlar süreci dinamitlemeye çalışıyorlar. Süreci zehirleyecek yalanları dolaşıma sokuyorlar.

*

Haberin Devamı

Saygı Öztürk'ün "Apo neler istemiş neler" diye bir yazısı vardı.

O yazının amacı, hedefi, maksadı tam anlamıyla...

Süreci baltalama, dinamitleme, zehirleme yazısıydı.

*

Kısacası olay şudur:

*

- Saygı Öztürk'ün süreçle ilgili derin kaygılara sahip olması meşrudur, buna yerden göğe kadar hakkı vardır.

*

- Saygı Öztürk'ün süreçle ilgili uydurma ve yalan bilgileri dolaşıma sokması gayri meşrudur, buna hakkı yoktur.

HANGİ KESİM DAHA AHLAKLI

"Kemalistler mi daha ahlaklı, muhafazakârlar mı daha ahlaklı" diye bir tartışma yapılıyor.

*

Bu tartışmayı yapanların ortak özelliği şudur:

*

"Birey" diye bir şey yoktur bunların zihinlerinde. "Kabile" vardır. "Aşiret