Kılıçdaroğlu kocaman bir hayal kırıklığıdır

KEMAL Kılıçdaroğlu'nun "Partimin başına mahkeme kararıyla dönmeyi içime sindiremem" diyerek tartışmalara bir son vermesini bekliyordum.

Hayır. Böyle yapmadı.

Tam tersine...

"Mahkemeden karar çıksa da partiyi Özgür Özel'den teslim alsam" havasında olduğunu ortaya koydu.

Kendisinin hırstan arınmış bir zat olmadığını anlamıştık.

Şimdi de tepeden tırnağa bir hırs abidesi olduğunu anlamış olduk.

Şurası bir gerçek:

Biz gerçekten de insan tanıyamıyoruz.

TÜKÜRME MERAKLILARI

TAMAM. Kemal Kılıçdaroğlu bir hırs küpü.

Peki ya Kılıçdaroğlu karşıtları

Onlar da pek matah değil.

Temiz üsluplu, hakarete kaçmayan bir Kemal Kılıçdaroğlu eleştirisi yapamıyorlar.

Her konuşan ağzını bozuyor.

Akademisyenler, gazeteciler...

Kemal Kılıçdaroğlu'nun yüzüne nasıl tüküreceklerinin öyküsünü anlatıyorlar.

Haberin Devamı

Milletvekilleri...

Kemal Kılıçdaroğlu'nun partinin merdivenlerine bile yaklaşamayacağını söylüyorlar.

Belediye başkanları...

Kemal Kılıçdaroğlu'nu geçmiş günah defterlerini açmakla tehdit ediyorlar.

Tükürmeler, merdivene bile yaklaştırmamalar, tehditler...

Daha düne kadar "Kılıçdar ne şahane adam" diyenler, bugün Kılıçdaroğlu'na hakaretler yağdırıp ağızlarını bozuyorlar.

"Yapmayın" diyen yok, ayıplayan yok, itiraz eden yok, terbiye çağrısı yapan yok.

DÜRÜM YİYEN HEİDEGGER

DÜCANE Cündioğlu şöyle demiş:

"Tarhana çorbası içiyor. Her tarafı Haidegger olsa ne olur. Dürüm yiyor adam."

Dücane Cündioğlu'na bravo.

Felsefe gibi magazinden pek hoşlanmayan bir ağır abiyi, süper bir mavranın içine taşımasını başardı.

Aristoteles'ten bugüne felsefe, hiçbir zaman bu denli eğlenceli bir polemiğin konusu olmamıştır.

Yoksa Dücane Cündioğlu, felsefenin İbrahim Tatlıses'i mi


NEDEN BU DENLİ ÖFKELENDİK

"Marmaray'da iki minik çocuğunun yanında darp edilen baba