Hüseyin Kocabıyık'ın 10 yıl önce yediği hurmalar

KİMDİR Hüseyin Kocabıyık

AK Parti'de iki dönem milletvekilliği yapmış biridir.

*

Kocabıyık, son zamanlarda iktidara eleştirel yaklaşmaya başlamıştı.

Demokrasi adına, özgürlükler adına, adalet adına... İktidara yüklendikçe yükleniyordu.

CHP medyası da Kocabıyık'ı el üstünde tutuyor, sayfalarında, ekranlarında ağırlıyordu.

*

Kocabıyık, en son Cumhurbaşkanı Erdoğan'a şöyle dedi:

*

"Cumhurbaşkanı için hâlâ çıkış yolu var. Bu inatla gidilirse hiçbir çıkış yolun görünmüyor. Kendi iyiliğiniz için size gönderdiğim dört mektubu açın okuyun."

*

Mahkeme, bu ve buna benzer sözlerini "tehdit" ve "hakaret" kapsamında değerlendirmiş olacak ki...

Kocabıyık'ın tutuklanmasına karar verdi.

*

Peki bu, haksız bir karar mı

Kocabıyık'ın geçmiş dönemde bu konuda verdiği içtihatlara bakacak olursak...

Asla değil, kata değil.

*

Yıl: 2015.

Haberin Devamı

O zamanlar Cumhurbaşkanı'nın baş savunucusu kesilen Hüseyin Kocabıyık'ın Halk TV'de Uğur Dündar'ın yönettiği bir program üzerine yazdığı cümle aynen şöyle:

*

"Halk TV adlı kanalda 4 tane puşt, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na hakaret ediyor."

*

Tabii bu sözü çok tepki aldı.

O da bunun üzerine konuyu şöyle izah etti:

*

"Bakın beyler tekrar anlatayım: Cumhurbaşkanımıza hakaret etmek, Türk milletine hakaret etmektir. Cumhurbaşkanımıza hakaret etmek, kanı bozukluktur. Cumhurbaşkanımıza hakaret etmek, tarihimize küfretmektir. Cumhurbaşkanımıza hakaret etmek, devletimize ve milletimize isyandır."

*

Bugün işte bu Hüseyin Kocabıyık, Cumhurbaşkanı'na tehditkâr ifadelerle saldırarak hakaret etmekle suçlanıyor.

Yani kendi koyduğu ölçüye göre:

Hem kanı bozukluk yapmakla hem de devlete isyan etmekle suçlanıyor.

*

- 2015 YILINDA: Cumhurbaşkanı'nın eleştirilmesinden hakaret sonucu çıkaran Hüseyin Kocabıyık, "Bu hakareti yapanlar, devlete ve millete isyan etmektedir" hükmünü vermişti. Üstelik ağzı da fena halde bozuk biçimde yapmıştı bunu.

*

- 2025 YILINDA: Aynı Hüseyin Kocabıyık, mahkemede "Ben sadece eleştirdim, benim tutuklanmamam lazım" falan diye ağlaşıyor. Tehditkâr ifadelerinin normal bir eleştiri olarak değerlendirilmesini talep ediyor.

*

Eeee Hüseyin Efendi.

Haberin Devamı

10 yıl önce yediğin hurmalar, 10 yıl sonra adamı işte böyle tırmalar.


TAMER KARADAĞLI'YA SEMPATİ DOĞURACAK NOBRANLIK

AFİFE Ödülleri töreninde "En İyi Kadın Oyuncu" ödülü alan sanatçı Sükun Işıtan, sahnede yaptığı konuşmada Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı'ya teşekkür edince...

Salonda başlamış ıslıklar, yuhalamalar, protestolar.

Konuşturmamışlar Sükun Işıtan'ı. Öyle muazzam bir tepki.

*

Tamer Karadağlı, benim sempatik bulduğum biri değil.

Ne sempatisi!

Düpedüz antipatik buluyorum Tamer Karadağlı'yı.

Kanım ısınmıyor, "Benim kalemim değil" diyorum, adı geçtiğinde yüzümü buruşturuyorum.

Kaş göz oynatmasını, bilmişliğini, tarzını, stilini falan sevmiyorum.

*

Haberin Devamı

Fakat Afife Ödül Töreni'ndeki protestocu kitlenin antipati ya da sempati ölçüsü, benimkinden çok farklı.

Onların ölçüsü, şöyle bir ölçü:

*

- Muhalefetten yanaysan: Alkış kıyamet, büyük sanatçı, valla bravo!

*

- İktidardan yanaysan: Küfür kıyamet, sanatçı değil, yuh üstüne yuh!

*

- Eğer Tamer Karadağlı muhalif olup sabah akşam Özgür Özel / Ekrem İmamoğlu övgüsü yapsaydı...

- Eğer Tamer Karadağlı iktidarın kendisine verdiği Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevini "Ben bu iktidarın bana verdiği görevi kabul etmem arkadaş" deseydi...

O salonu alkıştan yıkarlardı.

*

Yani o protestonun beslenme kaynakları şunlar:

*

İdeolojik nobranlık, politik tarafgirlik, bitmeyen nefret, tükenmeyen önyargı, ilkel cepheleşme dürtüsü...

*

Haberin Devamı

Bu nobranlığa, bu tarafgirliğe, bu nefrete, bu önyargıya, bu cepheleşme dürtüsüne duyduğum tiksinti yüzünden...

Bu ödül töreninin ardından...

Tamer Karadağlı sempatik gelmeye başladı gözüme.


O KAFAYA BAŞKA TÜRLÜ ULAŞILAMAZDI