Bir palavraya toplu olarak iman etmek
MERAL Akşener'in tek suçu şu:
Memleketin Cumhurbaşkanı'nı ziyaret etmek.
İşte bu çok büyük suç nedeniyle Meral Akşener hakkında her türlü palavrayı üfürmek artık tamamen serbest.
Üfürülen son palavra şu:
Güya Meral Akşener, seçimlerde gereği gibi çalışmamış.
Niye böyle yaptığını da adamın birinin kulağına şöyle fısıldamış:
"Hiç sesini çıkarma. Adamı Cumhurbaşkanı seçiyoruz. Sakın çaktırma."
Kim bu kulağına fısıldanan şahıs Tam belli değil. Galiba Murat Gezici imiş.
Akşener, bunu bu şahsa nerede söylemiş İkisi baş başayken, gizlice.
Var mı başka tanığı bunun Yok. Tanık manık hak getire.
Nasıl kanıtlanacak bu iş Asla kanıtlanamayacak. Sadece iz bırakacak.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıMeral Akşener'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'a en ağır şekilde yüklendiği, Erdoğan'ı yenmek için canını dişine taktığı bir süreçte...
"Adamı Cumhurbaşkanı seçiyoruz kardeşim, hiç sesini çıkarma" diyeceğine, diyebileceğine inanmak için hayatın olağan akışını darmadağın etmeyi göze almak gerekir.
Palavra sallamak. Yalan söylemek. Olmamış bir şeyi olmuş gibi anlatmak. Bunların hepsi insana özgüdür. Her devirde bunları yapanlar çıkar.
Yadırgamıyorum bunu.
Siyasi gerekçelerle bu tür palavralara kolektif biçimde iman etmek. "Acaba" dememek. Söylenenin palavra olabileceğini aklın ucundan bile geçirmemek.
İşte bunu yadırgıyorum.
AZ ÖTEDE AĞLA SUAT KILIÇ
YENİDEN Refah'lı Suat Kılıç ağlıyor:
"Partimizden seçilen başkanları istifa ettirip partinize katamazsınız. Seçimin mantığına, siyasetin sosyolojisine tümüyle aykırıdır."
İyi de Suat Kılıç...
AK Parti'den aday olamayan isimleri, "Gel abi. Onlar sizi aday yapmıyorsa bizden aday olun" diye kafalamak, siyasetin sosyolojisine uygun oluyorsa...
Partinizden seçilen başkanlarının AK Parti'ye transferi neden siyasetin sosyolojisine aykırı olsun
Git ötede ağla Suat Kılıç. Çünkü ders çalışmam lazım.
strong class'read-more-detail'Haberin Devamı1860'LARDAKİ KUTUPLAŞMA
MUHAFAZAKÂRLAR KÖPEK YANLISI MODERNLER KÖPEK KARŞITI
BİZİM Musa Kesler'in önceki gün Hürriyet'te yer alan haberindeki bilgilerden çok ilginç bir sonuç çıkıyor:
Meğer 1860'larda...
Bizim memlekette Batı'ya göz kırpan modernleşmeciler, köpeklerin toplu itlaf edilmesini savunuyorlarmış.
Buna karşılık İstanbul'un yoksul ve muhafazakâr semtleri tam bir köpek taraftarıymış.
1860'larda köpek karşıtı olan isimlerin hepsi yüzlerini hafiften Batı'ya dönmüş modernleşme yanlısı yazar çizerler.
Mesela Namık Kemal. Mesela Şinasi. Mesela Ebuzziya Tevfik. Mesela Recaizade Mahmud Ekrem.
Bu arada Pera gibi dönemin en janjanlı semti de köpek düşmanıymış.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıKöpek karşıtı yazar Ebuzziya Tevfik, şöyle yazmış:
"Köpekleri savunanlar, ısırılan çocuğu suçlayıp köpeğe toz kondurmayacak kadar sabit fikirliler."
Nasıl Sanki 2024 yılında yazılmış gibi değil mi
KILIÇDAROĞLU'NU HİÇ TANIMAMIŞIZ
"HİÇ hırsı yok abi. Hırstan arınmış" diyorduk.
Meğer ihtiras küpüymüş.
"Başaracak olan çıksa anında görevi bırakır