Ben hayatımda böyle stres yaşamadım
Her biri yaşamsal nice sınavlara girdim ömrüm boyu.
Hiç bu kadar heyecanlanmadım.
Her saniyesi dehşet, merak ve endişe içeren nice film izledim.
Hiçbirinde bunu yaşamadım.
Çok acayip sokak kavgalarına tanık olmuşluğum vardır.
Hiçbirinde kalbim böyle çarpmadı.
Her biri acayip kritik çok seçim takip ettim.
Hiçbirinde bu kadar hoplayıp zıplamadım.
Bundan sonra bana her kim "Hayatının en stresli, en heyecanlı, en meraklı, en hoplamalı, en zıplamalı gecesini ne zaman yaşadın" diye sorarsa...
Hiç düşünmeden şu yanıtı vereceğim:
"2024 Avusturya maçında."
BU ÖYLE BİR ZAFER Kİ
- Hepimizi tartışmasız sardı, sarmaladı, kenetledi.
- Hepimizi aynı bayrağın altında birleştirdi.
- Hepimizi yeniden kardeş yaptı.
strong class'read-more-detail'Haberin Devamı- Hepimize aynı cümleleri söyletti.
- Hepimizi ihtilafsız ve kaynaşmış kıldı.
- Hepimizi toparladı, bir araya getirdi, dost yaptı.
- Hepimizi birbirimize sarılır hale getirdi.
- Hepimizi aynı çılgın sevincin parçası yaptı.
SCHADENFREUDE
Almancada bir kelimedir bu.
Anlamı şu:
"Başkalarının yaşadığı talihsizliklerden duyulan keyif."
Avusturya'nın oyuncularının, teknik ekibinin ve taraftarlarının maçın sonunda üzülmesi, hüzünlenmesi ve hatta ağlaması karşısında...
Bu habis, bu sevimsiz, bu ilkel duygu, beni de biraz sardı.
Milli Takım oyuncularımızın sahayı terk eden Avusturyalı oyuncuları alkışlarla uğurladığını görünce...
"Ne yapıyorum ben" dedim.
Ve hemen terk ettim beni saran şu kahrolası "schadenfreude"yi.
Yani bizim çocuklar sayesinde centilmenliğe hızlı bir geçiş yapabildim.
Bunun için de teşekkürler Milli Takım.
DÖRT UZATMA DAKİKASI
- Dört dakikanın ne kadar da uzun olabileceğini.
- Dört dakikanın nasıl da dört asır gibi gelebileceğini.
- Dört dakikada kalplerin milyon kez çarpabileceğini.
- Dört dakikada dört yıl yaşlanabileceğini.
- Dört dakikada tam kırk üç kez zıplanabileceğini.
Herkes gibi ben de Avusturya maçında gördüm ve yaşadım.
LAY LAY LAY LA LA LAY
Kim bulduysa, kim akıl ettiyse helal olsun.
"Bir Başkadır Benim Memleketim" şarkısı, bu turnuvaya çok ama çok yakıştı.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıZaferle tamamlanan her maçın ardından televizyonun sesini biraz daha açıyorum.
Çünkü sıranın bu şarkıya geldiğini anlıyorum.
Ve başlıyor şarkımız:
"Havasına suyuna taşına toprağına Bin can feda bir tek dostuma Her köşesi cennetim ezilir yanar içim Bir başkadır benim memleketim."
Bu dizelerin ardından sıra "Lay lay lay" bölümüne gelince coşku kaçınılmaz oluyor.
Futbolcularımız, teknik ekibimiz ve stadı dolduran on binler, hep bir ağızdan bu bölümü haykırmaya başlayınca tüyler diken.
Yabancılar şöyle bir bakıyorlar.
"Ne haykırıyor böyle bu Türkler" diye.
Kimin aklına geldiyse "Memleketim" şarkısını turnuvanın şarkısı yapmak, ilgililer onu benim adıma da tebrik edebilirler mi
strong class'read-more-detail'Haberin Devamı