Türk siyasetinde din tartışmaları

Türk siyasetinde din tartışmaları biter mi Bitmez. Üç sebepten bitmez. Birincisi, kimileri için din, iktidar olmanın ve bunu sürdürmenin en önemli aracı. İkincisi, din, padişahlıktan cumhuriyete geçiş sürecinde kendini örselenmiş, engellenmiş, yetkisini kayıp ettiği için mağdur hissediyor. Üçüncüsü de, din, padişahlığın hem dayanağı ve hem sürdürücü gücü ve hem de en önemli varlık nedeni olarak algılandı ve bu algıyı iman haline getirenler halen sürdürmektedir. Bu sebeple halen daha Türkiye'de Cumhuriyet'i içine sindiremeyen kadrolar var. Onların ruhsal dünyası, Padişah II. Abdülhamit sembolizmi çerçevesinde 200 yıl öncesinde dolaşıyor. Beden olarak Cumhuriyette yaşasalar da psikolojik olarak en az iki asır gerideler. Dolayısıyla bu kimseler için Atatürk, halen daha baş düşman olarak görülüyor. Çünkü onların dünyası belirli yüzyılda donup kalmış, hep aynı, hep kendini tekrarlıyor ve asla değişmiyor. Değişen şeylere bu sebeple düşman oluyorlar. Bu kimseler, insanlığın geçindiği büyük değişimleri de anlamış değil. Tarım toplumunda kalmış, orada varlık bulmuş, orayı değişmez zannettiklerinden sanayi devrimi ve onun beraberinde getirdiği siyasal, sosyal, kültürel eğitimsel gelişmeleri "Modernleşme" diye tek bir kavrama hapsederek elinin tersi ile itiyor. Çünkü kendilerinin mevcut asra söyleyeceği hiçbir şey yok. Söyleyecek sözün olmayınca ne yapacaksın Geçmişi sürekli tekrar edip, şimdiyi reddedeceksin. Bu sebeple faiz karşısında çözümsüz kalıyorlar. Reddediyorlar tamam, itirazım yok, ama yerine koyacakları alternatif görüşler de yok. Niye böyle Çünkü asırlar önce taassup felsefeyidüşünceyiaklı öldürdü. İstediğiniz kadar arayın, Farabî bulamazsınız. Hapislerde tutulan büyük akıl, İbn-i Sina da artık yok. Bağnazların aklının üstünde bir akla sahip olan, onların iftira ile kâfir, zındık saydıkları büyük İslam kadısı, Endülüs ışığı İbn-i Rüşt medreselere sokulmadı. Geriye kalanların çapı, yenisi de yetişmediği için, hiçbir asrın idrakine İslam adına tek bir şey söyleyemedi. Şimdikiler de onların tekrarcısı. Her kimin aklı onları aşarsa hemen karşı çıkıyorlar. Mustafa Kemal'e onun üstünde, ondan daha iyisini söyleyemedikleri için karşılar. Fikirle ezemiyor, düşünceyle bükemiyor. Ne yapacak İftira atacak. Yakıştırma yapacak. Daha dün, Türkçülüğü Siyonizm ve masonlukla ilişkilendirip okuyucusuna anlattı bu zihniyet. Güya, Türkçülerin fikir babası Gökalp, bir Yahudi olan Durkheim'in görüşlerini