İBB başkanlığı için dökülsün 'eteklerdeki' taşlar!.!

2014 mahalli idareler genel seçimlerine şunun şurasında ne kaldı ki! Adaylar arasında değil, seçen ve seçilecekler arasında kazanma yolunda 'hummalı' bir yarış var! Bu yarışta net gördüğümüz, kimsenin 'kaybetme' konulu bir fikirde uzlaşmıyor olması. Nedeni ise, neden kaybedildiğinin 'faturası' kendisini ilgilendirmediği için. Ne demek istediğimizin, anlaşılmayacak bir hali yok sanırım! Doğum yeri İstanbul olmasa da, hayatını bu şehirde sürdürmek isteyen her vatandaşımız, şehrin neleri kaybettiğini, yaşayarak net bir şekilde gözlemliyor. Bundan önceki ilk iki yazımızda bu konuya '31 Mart 2024 yerel seçimlerine doğru İstanbul' başlıkları altında değinmiştik. Aynı konuyu tekrarlayarak, 'yavan' duruma düşmek istemiyiz ama bu yazımız da o yazıların davamı 'sağlaması' niteliğinde olmasını arzuluyoruz. Gerçekler anlaşılmalı ki, hem okuyucumuz, hem de tarihi İstanbul'a haksızlık yapmış olmayalım

"BORÇ 2019'DAN BUGÜNE 373 ARTMIŞ"

Haziran 2019 seçimlerine giderek, biraz beyin jimnastiği yapalım. Seçim parolası neydi Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu'nun '16 milyon için çalışacağız'. Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) yaptığı açıklamalarına baktığımızda 10.560.963 seçmen sandık başına giderek oy kullanmış. Bu oylardan, Millet İttifakı'nın CHP'li adayı 54.22 Cumhur İttifakının adayı 45,00, kalanının ise diğerleri (Bağımsız 0,008, Vatan Partisi 0,16, Saadet 0,55) aldığını görüyoruz. E.İmamoğlu'na göre bunun anlamı, oyunuzun rengi ne olursa olsun bizim için fark etmez, 'Her şey çok güzel olacak' ve 'Herkesi kucaklayacağız'. Ve ekledi '16 milyon kazandı'. Geldiği süreçte (an itibariyle) ne diyor 'Söz verdik, yaptık.' Oysaki,geride kalan 5 yıla yakın süreçte, söz verip de yapamadıklarına İstanbullular 'bizzat' şahit oldu. Bu konuda 'söz verdiği halde, yerine getirmediklerini' dillendirerek, bir kez daha tekrara düşmeye gerek var mı acaba! Bizler gibi İstanbul'da yaşayan vatandaşlarda Millet İttifakı hizmet dönemi, diğer ifadeyle 5 yıla yaklaşan süreçte İstanbul'a hizmeti, toplumun yararına olacak doğru-düzgün bir yatırım yaptığını göremezsiniz. Öyle olmasaydı, İttifak birleşenlerinin her biri ayrı ayrı aday çıkarmazdı, elbette. Bunu ifade ederken, ne hikmetse 'Öküz öldü, ortaklık bozuldu' atasözünü hatırladım. Bir de sürecin 'ekonomik boyutu var. O konuda söz 'meclisin'. Bu sürecin en iyi takipçisi İBB Meclisi Ak Parti Grup Başkanvekili Sayın Tevfik Göksu.. Sayın Göksu, İBB'nin 2024 yılı bütçesinin görüşmelerinde yaptığı konuşmasından bir bölüm; "İBB'nin borcu 2019'dan bugüne döviz bazında tam yüzde 52 artmıştır. Türk lirası bazında İBB'nin 2019'dan bugüne borcu yüzde 373 artmıştır... Sayın Başkan tatile giderken seçim sonunu kastediyor-, İstanbullulara tam 246,9 milyar borçlanma olarak gidecek"

İBB VE E. İMAMOĞLU'NUN YAPTIĞI

İSRAF MI YOKSA TASARRUF MU

İBB'nin mevcut başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, başkanlık dönemindeki borçlanma tablosu bana, Sayın Başkanın antrikort tiyatrosu, Yenikapı araç şovu, temel atmama ve musluk açılış töreni, metro istasyonunu molozla doldurma, Haliç'e seyyar-portatif tenis kortu ve kitap yazılacak kadar 'sözde-vaatte' oldukça fazla projelerini hatırlattı. Atmama, kapatma, açmama gibi projelerin dışında kalan ve açılışı yapılan tesisler ise, geçmişte başlatılan ve 2019 Haziran seçimlerine yetişmeyenler. Sadece