Genel Müdürleri tarafından İBB Spor İstanbul nasıl itibarsızlaştırılıyor

Bir iş yeri düşünün ki çalışanlarının emeğine saygı göstermesi bir yana, emeğini küçümsediği eğitmen ve idarecilerini seçim pahasına da olsa, üyelere attığı mesajla 'kurban' etme eğiliminde olsun. Normal karşılanmayacak bu hal ve davranışı kim yapabilir Tüm bunları söylerken, aklımıza düne kadar Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayıyken, bugün siyasetten silinme aşamasına gelen Kemal Kılıçdaroğlu'nun "CHP'li Belediyelerde hiçbir işçinin işine son vermeyeceğiz. Size namus sözü veriyorum." vaadini hatırladık. Haziran 2019 seçimlerinden bir gün sonrası İBB'de başlayan işten atılan çalışan-emekçi sayısı, bugüne kadar ben diyeyim 15 bin siz deyin 20 bin oldu. 'Gün bugün olmuş, işten çıkarmalar halen devam ediyor' desek, inanın abartmış olmayız. Gidişat, atılmanın hızını 31 Mart 2024 yerel seçimlerine kadar sürecek gibi gözüküyor

31 Mart 2024, yani 1,5 ay sonra seçim var. Algı oluşturmayı kendilerine marifet sayanlar yine seçmenini, yalan yanlış bilgilerle 'aldatmak', üstelik çalışan personelinin emeğini yok saymak, dahası çalışanını rencide olabileceği gerçeğini hiçe sayarak, aşağılama pahasına demeçlerini yayınlamaya başladılar bile. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin mevcut başkanı Ekrem İmamoğlu'nun belediyeye ayakbastı musakka-antrikot algısı, İstanbul'a yağmur düştüğünde kayak, kar yağdığında balık sofrası sefasını hatırlamamak imkânsız. Projelendirmesi iyi yapılmış 'algı' çalışması. 'Başkanları bunu yaparsa, yöneticileri ne yapmaz ki' sorusuna, en net cevap Spor İstanbul Genel Müdürü İ. Renay Onur'dan, üyelerine attığı (giderayak da olsa) 'ben buradayım' dercesine, mesajına denk geldik. Seçim 'arifesine' girdik ya! Personeli kırılacakmış, onlar için önemli mi ki.

Bir örnekle devam edelim. İETT kartı almak için form doldurmak zorundasınız ve bu formda, müracaatınızın geçerliliği için, sizde saklı kalması gereken kişisel bilgileri yazmak durumdasınız (TC, telefon numarası, açık adres). İşte bu bilgileri fırsata çeviren İBB'nin başkanı Ekrem İmamoğlu -içinde de bizim yer aldığı- milyonlarca vatandaşa bayram mesajı atıyor. İşinden atılan veya işine gitmek için bindiği İETT otobüsü bozulan, hastanesinin metrosu ve yolu yapılmayan, kullanacağı metro durağına moloz dökülen bir vatandaş olarak, bu işlerin sorumlusu olan bir kişiden (Ekrem İmamoğlu) size, bayram tebrik mesajı gelse ne düşünürsünüz Verilen cevabı kestirmek zor değil. Evet, resmen insan aklıyla dalga geçmekten farksız değil. Ne alaka Devam edelim

Seçime şunun şurasında fazla bir süre kalmadı. İBB'nin Başkanı Ekrem İmamoğlu yöneticilerine talimat vermiş olmalı ki (veya müdürleri güzelleme yapmak için her şey güzel olacak ya!-) Spor İstanbul'un Genel Müdürü İ. Renay Onur da atılan bu 'oltaya' duyarsız kalmayarak, Spor İstanbul Üyelerine, sözde çalıştığı dönemi onlara anlatacak ya, mesaj atıyor. Dönemlerinde yapılan yenilik olmadığı için başlıyor, 2019 Haziran'da göreve geldikleri tarihin öncesini karalamaya. Kurduğu her cümlenin paragrafı 2019 yılında şeklinde başlıyor. Eğitmen ve Tesis Yöneticilerini geçmişten süre gelen çizgisinin olumsuzluğundan bahsediyor. Üyelere gönderdiği mesaja bakıldığında, kendisine göre dönemlerinin (son 5 yıllık) muhasebesini yapıyor ya!.! Ben söyledim sen kan, cinsinden-türünden

Dostlar alışverişte görsün şeklinde bir yaklaşım ama tesislerden hizmet alan üyeler, İ. Renay Onur'un bu mesajına kanar mı Tam tersi, başkanın attığı bayram mesajları benzeri mesajlara üyeler, bugüne kadar sarf edilen emeği hiçe sayılmasına tepkisini ortaya koymasın mı! Tepki nasıl oluşmasın ki! 2019 yılından bugüne bir tesisin açılışına şahitlik olmamışlar ki, söylenenler tutarlı olsun. 1994 yılında İBB Başkanı olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın başlattığı tesis hamlesi, 2019 tarihine kadar devam etti. Bu demek oluyor ki, her tesisin akıbeti en az 10-15-20 yıla dayanıyor. Buna rağmen geçmişi inkâr etmek ve verilen hizmeti hiçe saymak, kendi dönemine 'güzelleme' yapmak, çalışanlarını rencide etmek, yakışsa yakışsa CHP'nin ekip başı olduğu Millet İttifakı ve onun temsilcileri olan Ekrem İmamoğlu ve İ. Renay Onur gibi yöneticilere yakışır

Akıllara şu soru gelebilir, İstanbul dışında yaşayan bir kişiyi bu söyledikleriniz ne kadar ilgilendirir Öyle ya, vatandaşa sunulan hizmette 'sorun' teşkil eden durum İstanbul'da yaşanıyor. Veya söylediklerimiz, 'İBB yöneticilerle ne alıp veremediğiniz var' gibi düşünce akla getirebilir" Üzerinde durmak istediğimiz ve anlatmaya çalıştığımız, CHP ve onların yandaşlarının temsil ettiği makamlarda yaşanan iş bilmezlikten kaynaklı haksızlıklar. Yeri geldiğinde kendilerini 'emekçi' veya 'emekçi dostu' olarak tanımlıyorlar ya! Unuttukları bir şey var; Yansıttıkları görüşlerin gerçeği yansıtmaması durumunda, meydan boş olmayacak ve karşılık bulacak olması. Bu haksızlığa uğrayan Spor İstanbul çalışanları, Spor İstanbul Genel Müdürü İ. Renay Onur'un velilere gönderdiği, seçim yatırımı 'içerikli' mesajına daha fazla tahammül edememiş, sosyal medya üzerinden açtıkları SporİstanbulEğitmeniİtibarsizlastiriyor heştek ile seslerini duyurmaya çalışmışlar

Yapılan yazılı açıklama "Her birimiz çeşitli şehirde Spor Bilimleri Fakültesi'nden mezun olduk ve sevdiğimiz branşlarda uzmanlaştık. 2019 yılı öncesinde de Spor İstanbul'a iş başvurusu yapmanın birinci şartı da Spor Bilimleri Mezunu olmaktı ve biz bu şartları karşılayarak sınava girdik ve kuruma çalışmaya başladık2019 yılında Spor İstanbul Genel Müdürü olarak atanan Sn. Renay Onur beyin Tesisleri kullanan üyelere attığı mailin içeriğinde eğitmenlerin lise mezunu olduğu, yüzme bilmediği, branşlarında iyi olmadığı yönünde beyanları üzüntüyle okuduk" şeklindeki ifadelere bakıldığında, Spor İstanbul'un mevcut