Filistin'de devam eden soykırımı unutma, unutturma

Filistin'de devam eden soykırımı unutma, unutturma

Ahmet Gülümseyen

Gazze'deki Filistinliler çatışmanın en acımasız evresini yaşıyor. Yıllarca süren Siyonist İsrail ambargosu, savunmasız kalan Müslüman halka, tarihte benzerinin zor gözüktüğü bir soykırım yaşatıyor. Amerikalı Siyonistlerin desteğini arkasına alan İsrailli katil sürüleri, çocuk ve kadınlar başta olmak üzere büyük bir katliam gerçekleştiriyor. Gıda, su, tıbbi bakım ve güvenli barınmadan mahrum bölge halkı, ateş çemberi içerinde her gün onlarca şehit vermenin yanı sıra, topraklarını korumak için ayakta kalma mücadelesi veriyor. İslam coğrafyasında yıllardır süren ve Müslümanlara reva görülen Yahudilerin insanlık dışı muameleden ders çıkarılması, yaşananlar her defasında gündem olmalı ki, soykırımların durdurulması ve bir daha benzerinin yaşanmamasına katkı sağlansın

326 KİŞİNİN HAYATINI KAYBETTİĞİ AÇLIK

İsrail'in yardımların girişini kasıtlı olarak engellediği ve bu durumun başta hastaneler ve fırınlar olmak üzere hayati tesisleri felç ettiği belirtiliyor. Siyonist İsrail'in aç bırakma politikası, bölgenin saldırı ve abluka altında olması nedeniyle açlık ve kıtlığın yüksek seviyeye ulaşmasından dolayı son üç ayda 326 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail'in Gazze'de 2 Mart'tan bu yana uygulanan sıkı abluka ve yardımları kendi güdümünde dağıtma için uygulamaya koyduğu plandan dolayı ulusal ve Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası depoların boşalmasına neden oldu. Bu durum ise, açlıktan dolayı yaşanan ölümlerin her geçen gün artması, İsrail'in silah olarak kullandığı açlığı yardım dağıtımları üzerinden gerçekleştirmek

'GAZZE İNSANİ YARDIM VAKFI'

ETNİK TEMZİLİĞİN BİR PARÇASI

Bölgeyi yakından takip eden uzmanlara göre, ABD ve İsrail güdümündeki 'Gazze İnsani Yardım Vakfı' üzerinden kurulan sözde insani yardım dağıtım mekanizmasının amacı 'etnik temizlik' planını sürdürme olarak belirtiliyor. İsrailli işgal karşıtı aktivist Ofer Neiman, ABD ve İsrail'in şubat ayında kurdurduğu "Gaza Humanitarian Foundation" (GHF) üzerinden yürütülen sözde insani yardım dağıtım planının Tel Aviv yönetiminin, 19 aydır "soykırım ve etnik temizlik" planı çerçevesinde Filistinlileri Gazze'nin belirli bölgelerinde zorla toplayarak bölgeden tamamen sürme niyetiyle ilgili olduğunu vurguluyor. Anadolu Ajansında yer alan haberin ayrıntısı dikkat çekici olduğu kadar, Siyonistlerin sahip olduğu kurnazlık kadar, ne kadar acımasız olduklarını gözler önüne sermektedir; "Tel Aviv yönetiminin Gazze'deki asıl amacının açlıkla boğuşan Filistinlilere yardım etmek olmadığının altını çizen Neiman, 'İsmi bile yanıltıcı olan bu 'yardım dağıtımı' aslında soykırım ve etnik temizlik planının bir parçası' dedi. Neiman, Filistinlilerin toplama kamplarından 10 ila 20 kilometre boyunca, yardım dağıtım merkezi adı verilen alanlara yürümeye zorlandığını, buraya ulaştıklarındaysa bazı Filistinlilerin zorla alıkonulduklarını kaydetti."

GÜNÜN 24 SAATİ ÖLÜM SAÇIYORLAR

Siyonist İsrail'in Müslümanları hedef alarak seçtiği Gazze Şeridine yaptığı sistematik saldırılarda, 7 Ekim 2023'ten bu yana Filistinlilerin sığındığı 241 merkez, 164 sağlık kuruluşu, 33 aşevi, 44 yardım dağıtım merkezi ve 149 üniversite gibi çeşitli sivil tesisleri bombaladığı haberini Anadolu Ajansı'ndan (aa) öğreniyoruz. İnsani yardımları silah olarak kullanıldığı, Gazze'deki sivillerin ve altyapının hedef alınması, İslam coğrafyasındaki zulmün hangi boyutlara geldiği gösteriyor. Son saldırılarda hayatını kaybeden Filistinli kardeşlerimizin sayısı 54 bin 321. Bu saldırılarda yaralananların sayısı ise 123 bin 770. Biz bu satırları yazarken, haber merkezlerine 'İsrail ordusu, yardım almaya çalışan sivillere ateş açtı' haberi düşüyordu. Bölgede daha ne kadar Müslümanın açlık, susuzluk, tıbbi malzemenin yetersizliği, bombalamalar sonucunda hayatını kaybedeceği ise belirsizliğini koruyor

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (BM)

SADECE SÖZDE VAR

Birleş Milletler (BM), İsrail'in Filistin'de uyguladığı soykırıma sadece 'açıklama' yapmakla yeniyor. Fiili müdahalenin olmaması, İsrail'in işine yarıyor. Siyonistlerin gerçekleştirdiği katliama müdahale etmesi gerekirken, bölgede yaşananlara seyirci kalan BM yetkililerinin son açıklamalarında şu ifadeler yer alıyor; 'Gazze, dünyada açlığın en fazla yaşandığı yer. Nüfusun tamamının kıtlık riski altında olduğu tanımlanan tek bölge.' 'Gazze'de nüfusu aç bırakmak, ardından yiyecek için öldürmek tam bir zulüm' 'Gazze'deki felaket savaşın başladığı tarihten bu yana en kötü durumda' 'Gazze Şeridi'ne giden yardımların neredeyse tamamen abluka altına alındığı 80 günün ardından Gazze'de insani ihtiyaçlar patladı.'

Açıklamalar, sürecin vahametini gözler önüne sermekte. Birleşmiş Milletler 1945 yılında kurulan ve 200'e yakın ülkenin üye olduğu bir kuruluş. Kuruluş amacında, dünya barışı ve güvenliğini korumak, ekonomik ve toplumsal ve kültürel işbirliği, şeklinde ifadeler yer alıyor. Kuruluşun, İsrail'in Filistin'de uyguladığı soykırım karşısındaki rolüne bakıyoruz da, ne akan kanı, ne de bölgede yaşanan açlık, kıtlık, sefalet ve ölümleri durdurma adına netice verir bir somut adım atmadığını görüyoruz. Bu bağlamda ister istemez insanın aklına şu soru geliyor; "Müslüman topraklarında yaşananlar, Yahudi veya Hristiyan topraklarında yaşansaydı, böyle davranılır mıydı" Bunun mümkün olmayacağını, içinde yer aldığımız zaman dilimi ve tarihin her bir safhasında görmekteyiz