ABD'de Washington merkezli bir düşünce kuruluşu olan Pew Araştırma Merkezi (Pew Research Center), geçtiğimiz günlerde, dinî eğilimlerin dünyanın geleceği üzerindeki tesirlerini araştıran dünya çapında bir rapor yayımladı.
Dinî değişimin toplumlar ve yönetimler üzerindeki etkisini analiz etmeyi amaçlayan araştırma, dünya üzerinde farklı dinleri temsil eden 36 ülkeyi kapsıyor. ABD, Kanada, Fransa, Almanya, Yunanistan, İsveç, Hollanda, İtalya, İsrail, Japonya, Hindistan, Tayland Tunus, Türkiye Bengladeş, Endonozya, Malezya gibi ülkelerdeki insanlara inandıkları dine göre; Budizm, Hıristiyanlık, Hinduizm, İslâm ve Yahudiliğin anayasalarda yer alıp almaması hakkındaki düşünceleri ile bir ülkenin hem dindar, hem de demokratik olup olamayacağı soruluyor ve analiz ediliyor.
Rapor, ilginç sonuçları ortaya koymakta. Araştırmaya göre, yüksek gelirli ülkelerde çoğunluk, dinî metinlerin ulusal yasalarını şekillendirmemesi gerektiğini söylerken ulusal yasalarla dinî metinlerin çatışması durumunda halkın iradesinin dinî metinlerden önce gelmesi gerektiğini söylüyor. (Avustralya, Kanada, Almanya, Fransa, İtalya, Hollanda, İspanya, İsveç ve Birleşik Krallık'ta yaşayanların yarısı veya daha fazlası, İncil'in yasalar üzerinde hiçbir etkisinin olmaması gerektiğini belirtiyor.) Yüksek gelirli ülkeler arasında ABD, İncil'in yasaları etkilemesi gerektiği düşünenlerin yüksek yüzdesi sebebiyle ( 49) diğerlerinden ayrılarak ilginç bir profil ortaya koyuyor.
Orta gelirli ülkelerde ise yetişkinlerin büyük çoğunluğu, kendilerine sorulan dinî metinlerin (örneğin Kur'ân, İncil, Budist, Dharma veya Hindu öğretileri) ülkelerinin yasalarını etkilemesi gerektiğini düşünüyor.
Araştırmanın Müslüman ülkeler ve Türkiye ayağı ile ilgili sonuçlarından bazıları şöyle:
Türkiye dahil Müslüman ülkelere sorulan temel sorulardan biri, Müslümanlar şeriata göre mi yönetilmeli Kur'ân yasalar üzerinde belirleyici olmalı mı
Türkiye, bu konuda dikkat çekici bir örnek olarak diğer Müslüman ülkelerden ayrılıyor: Türkiye'de Kur'ân'ın kanunlar üzerinde etkisi olmasın diyen kişi sayısı, etkisi olsun diyen kişi sayısından daha fazla ve İslâm ülkeleri arasında da etkisi olmasın diyen tek ülke. Hatta olmasın diyenlerin oranı Amerika, Brezilya gibi ülkelerdeki olmasın diyenlerin oranlarından bile fazla.
Bu soruya Bangladeş, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerde yaklaşık on Müslümandan dokuzu kanunlarda İslâm hukukunun olması gerektiğini savunurken Türkiye'de Müslümanların yalnızca üçte biri ( 32) İslâm hukukuna resmî bir statü verilmesini savunuyor.