Yeni yönetimler menajer yanlışlarına teslim olmakta. Kapitalizm uğruna menejerler aradıklarına bulamayınca, kariyer yaptıklarına inandıkları gözü tok futbolcuların peşlerine düştü. Bu yanlışa alet olan acemi yöneticiler, futbola farklı gözle bakarak kulüp yapılarını dikkate almadı. Menajerler de özellikle bizim gibi futbola düşkün ülkelere çok fazla futbolcu pazarladı. Teknik adamlar geçmişte örnek futbol ve spor hayatları sonucu kurslar ile seminerlerden geçirilerek ilerleyen süreçte önemli başarılara imza attı. Futbolumuzda, üç büyükler olarak bizi zorlayan kulüplerin ve tribünlerin parasal gücüne daha çok kazanmak için teslim oldular. Gelen futbolcular ise kulüpçülük adına toplum psikolojisi ile hareket etti. Doğru futbol oynama çalışmaları yok edildi. Keyfi ve başarılı geçmişlerinden dolayı burada oynamaya başladılar. TFF tarafından kesin olarak yeni ve çağdaş tercihler yapılarak, yıllarca oynanan futbolun gerçeğini Platini'nin geçmişte verdiği umudu yakalamaya gayret edilmeli. Ulusumuzu temsil eden futbolumuzu tribünlere değil uluslararası mücadeleye hazır hale gelme sürecinde kaybettiğimiz vakit küçümsenecek değildir.

Milli mücadele döneminde kurulan kulüplerimiz günümüzde Avrupa'da varlık ve başarı gösteremeyen sıradan takımlar haline gelmiştir. Çoğunlukla yabancıların görev aldığı kadrolarla Türk futbol eğitimi ihmal edilmiştir. Bunun önüne geçilmesi lazım!

Türk gençlerinin ihmal edildiği bir ortamda tribünlerin dolu olması bizi aldatmasın. Dünyaca ünlü teknik adamlar da oyuncular da gelse genellikle futbol hayatlarının sonuna doğru çaptan düşen, kalitelerini yitirenlere görmek bize fayda sağlamıyor.