"Terörsüz Türkiye' kavramını reddediyoruz" diyen teröristle çözüm süreci!

Başına 20 milyon lira ödül konulmuş, terörden kırmızı listede arananlar listesinin başlarında yer alan, Helin Ümit kod adlı terör elebaşlarından Nilüfer Çoban, PKK'nın bir yayın organında geçtiğimiz hafta şu açıklamayı yaptı:

"'Terörsüz Türkiye' kavramını biz reddediyoruz. Yani terör yaftalamasını kabul etmiyoruz. Bunu herkesin bilmesi lazım. Özgürlük Hareketi, PKK; tarihin görmüş olduğu en meşru mücadeleyi yürüttü. Bir halkın varlık, kimlik savaşını yürüttü."

Cumhur İttifakı başlattığı sürece "Terörsüz Türkiye" adını verse de, terörist apaçık biçimde bu kavramı reddederken nasıl ve ne pahasına bir çözüme varılacak

Anayasa'nın temeli olan millî devlet, üniter yapı, resmî dil olarak Türkçe ve vatandaşlık tanımı olarak Türk vatandaşlığı pahasına mı

Terör örgütü PKK'nın güya silah bırakma şovunun ve sözde kendisini feshinin perde arkasında, kamuoyunca bilinmeyen detayları bu sütunda sizlerle paylaşmaya çalışıyorum.

Geçen haftaki yazımızın başlığı "Yeniden çözüm sürecinde işler iyi gitmiyor" idi.

İktidar çevreleri her ne kadar ısrarla "Terörsüz Türkiye süreci planladığımız gibi ilerliyor." açıklamaları yapsa da, PKK/KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık'ın "Devlet yetkilileri her şeyin yolunda gittiğini söylüyor ama gerçek bu değil." şeklindeki ifadeleri, durumun sanıldığı gibi olmadığını ortaya koyuyor.

Bu açıklamayı takip eden günlerde PKK'dan gelen ardı ardına yeni açıklamalar ve yaşanan gelişmeler, çözüm sürecinin hiç iyi gitmediğini açıkça ortaya koydu.

Gerçekten de yine, yeniden çözüm sürecinde işler hiç iyi gitmiyor!

PKK'nın, odun ateşinde kazanda silah dipçiği ve palaska yakma şovundan sonra, yandaş medyada açıkça sipariş üzerine yapıldığı belli olan haberlerde; kamuoyuna "Terörsüz Türkiye süreci planladığımız gibi yürüyor." uydurmaları inandırıcı olsun diye yağın üstüne yalan, haber olarak servis edildi:

"PKK'lılar, Kuzey Irak'ta TSK ve MİT'in belirlediği noktalara silahlarını bırakıp gidiyor. Şu ana kadar Süleymaniye ve diğer bölgelerde yaklaşık 830 savaşçı silah bıraktı. Ardından silahlar yine TSK ve MİT'in gözetiminde bulundukları yerlerde imha ediliyor."

Hiçbir dayanağı, ciddiyeti olmayan apaçık yalanlar, hayaller, temenniler...

Oysa gerçekte, PKK'lı terörist elebaşları birbiri ardına açıklama yaparak, silah bırakma şovlarının ardından yeni bir silah bırakmanın söz konusu olmayacağını; PKK'nın üstüne düşeni yerine getirdiğini, şimdi sıranın iktidarda olduğunu özellikle açıkladılar.

Bu açıklamaların sonuncusunda, geçtiğimiz hafta KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık şunları söyledi:

"Bizim bir amacımız var, biz bu amaç temelinde yürüyoruz. Bunun için de dönem dönem ateşkesler ilan ettik, uzlaştık, sonuç vermeyince tekrar silahlı mücadele yürüttük. Şimdi de önümüze bir strateji koymuşuz; onun temellerini yerine getirmeye çalışıyoruz, mücadeleden vazgeçmiş değiliz. Türkiye yasalarını değiştirse, Türkiye'ye de gideriz. Değiştirmezse gitmeyiz. Biz mücadelemizi yine yürütürüz."

Cemil Bayık, aynı açıklamasında gerçeği yansıtmayan yeni silah bırakma haberleriyle PKK üzerinde bir algı ve baskı oluşturmaya çalışıldığını söyleyerek,