Global Reset sonrası yeni dünya

Ulus devlet projesi ile geleneksel yapılar o gün için modernize edildi. Ve devletler arasında bir düzen oluşturdu. "Aydınlanma" sürecinde, kiliseden devralınan servet, silah ve iktidarı yönetici erke devrederken, daha sonra bunu kuvvetler ayrılığı prensibi ile bölmek ve bir oto kontrol mekanizması sağlamak gerekiyordu. Daha sonra buna sivil ve siyasal toplum da eklendi. Basın "4. kuvvet" olarak tanımlandı. Aslında sermaye, dini cemaat yapıları, masonik güçler, istihbarat örgütleri, darbe yapan ordular, siyasetin yanında saf tutan sermaye, bürokrasi de "6. kol" faaliyetlerinin içinde yer aldılar. "Beyaz adam" dışa karşı tek insan topluluğu idi. Ötekiler ise "insanlaşma aşamasını tamamlamamış maymunlar"dı. Darwin bunu anlatmaya çalışır aslında. 1962'ye kadar da batıda hayvanat bahçelerinin yanında "İnsanat bahçeleri" vardı, "insanlaşma aşamasını tamamlamamış maymunlar" diye sergilendiği. "Beyaz adam" tarihin en büyük vahşetlerinden birini sergiledi ve dünyadaki 4. büyük ırktan biri olan Kızılderilileri yok etti, kara derilileri köleleştirdi ve sarı ırkı yok etti. Bu arada kendi aralarında bu yağmada elde edile serveti kendi aralarında pay edemedikleri için 100 yıl savaştılar. O da yetmedi, 1. Dünya savaşı, 2. Dünya savaşı, o da yetmedi, aynı ülkelerin çocuklarını birbirine kırdırdıkları ilan edilmemiş bir dünya savaşı olan soğuk savaş. O da yetmedi, bir yüzyıla yeni bir dünya savaşı daha sıkıştırmak için çalışıyorlar. O da yetmedi, bu düzeni sürdürmek için darbeler ve terör! Siyonizm'in üstün ırk teorisi beyaz adamın da ideolojisidir. Aslında bu ideoloji ilk haram, ilk günah ve ilk laneti hak eden bir ideolojidir. İlk ırkçı insana karşı üstünlük taslayan Şeytandır. Beyaz adam, Siyonizm'den miras aldığı WASP (White, Anglo Sakson, Protestan) anlayışı ile yaşadıkları topraklarda faşizmi yeniden canlandırdılar. Batılıların "Human"ı böyle bir varlıktı. Human kendi üstün insanını ararken Nazizm'le ve Faşizm'le tanıştı. Her şey Almanlar için, Almanlar tarafından, Almanlara göre idi. Marksistler "hayır" dediler. Aslında değişen bir şey yoktu