Büyük ve güçlü Türkiye

Kurt siyasetçi Demirel şöyle derdi: "Boş tencerenin devirmeyeceği iktidar yoktur."

İşte yerel seçim sonuçları ortada.

Milletin 2023 seçim sonuçlaında Erdoğan' a güveni tam idi. Bunun sosyolojik ve siyasi sebepleri iyi irdelenmedikçe, siyasette yol kat etmek mümkün değildir. Evet, Erdoğan'ın karşısında Demirel gibi kurt bir siyasetçi olsaydı, boş tencere iktidarı belki devirebilirdi. Ancak 22 yıldır Erdoğan'ın karşısına güçlü bir lider çıkamadı.

Ancak mahalli seçimlerde farklı bir sonuç çıktığını da gördük.

Şu bir gerçek ki, bugünkü Türkiye şartlarında, AK Parti'den daha demokratik bir parti yoktur. Vesayeti bitiren, temel hak ve özgürlükleri güvence altına alan Ak Parti'dir. Erdoğan da Türkiye'nin en gerçekçi lideridir. Uluslararası siyasetin de en güçlü aktörü, yine Erdoğan'dır.

"AK Parti düşer ve Cumhurbaşkanı Erdoğan giderse, başta Kürt sorunu olmak üzere, bu ülkenin hiçbir sorununu çözülmez" demek, ne kadar yanlışsa, "Erdoğan giderse, bu ülke güllük gülistanlık olur" demek de o kadar yanlıştır. Sorun, insanın kendisinde. Biz değişmedikçe, Allah da bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecektir.

Üst düzey bir CHP'li şunları söylüyor: 1970'lerde CHP'de siyaset yapmaya başladığımızda, gençliğin de vermiş olduğu heyecanla, CHP'yi dönüştürüp demokratik bir çizgiye çekeceğimizi düşünmüştük. Ancak yıllar sonra gördük ki, CHP bizleri kendisine benzetmiş."

Bunu ben söylemiyorum, 54 yıllık, göbeğinden CHP'ye bağlı siyasetçi söylüyor. Ben de doğru bir tespit olduğu için, buraya derç eyledim.

Yerli savaş uçağı Kaan'ı hafife almaya devam edenler, mahalli seçimde başarı elde ettiler..

Erdoğan'ın "Büyük ve güçlü Türkiye" retoriğini ve buna yaslanan gerçekliği görmezden gelenler, mahalli seçimlerde önde çıktılar..

Ak Parti iktidarının TOGG, İHA, SİHA, Kaan ve uzaydaki Türk astronotu var, peki, ya diğerlerinin

Son durum: İslam dünyasının çoğunda otoriter rejimlerin iktidarı devam ediyor. Petrol zengini ülkeler hariç, Türkiye de dahil tüm ülkeleri ekonomik kriz kasıp kavuruyor. Dünyayı derinden sarsan küresel mali krizin başlamasından bu yana 10 yıl geçti.

Dünya ekonomisi mali bir krizin eşiğinde. Dünya'da egemen olan kapitalist iktisadi sistem, ekonomik krizin bizatihi kendisidir. Krizi yorumlamak için ekonomist olmaya gerek yok.

Ekonomik kriz, ekonominin temel yapı taşlarından biri olan mal kıtlığından, üretim düşüklüğünden, para rezervinin azlığından ve döviz fiyatlarında anormal dalgalanmalardan oluşuyor. Üretmeyip sürekli tüketen ülkelerin işi zor. Aslında bu işin çözüm yolu, İslâm iktisat nizamı gibi sahih fikirler ve şer'î hükümler üzerine oturtulan bir ekonomiden geçiyor. Kapitalist ve faizci temeller üzerine oturan bir sistemi, İslami reçeteler ile düzeltemezsiniz. Uzun vadede ABD'nin tüm dünyayı kendi para birimine bağlayan dolar handikabından kurtulmamız gerekiyor.