Gazze'de Ateşkes Anlaşması ve Sonrası

Gazze'de Ateşkes Anlaşması ve Sonrası

ABDULLAH ŞANLIDAĞ

Yıkım, ölüm ve acının hâkim olduğu Gazze'de, nihayet bir umut ışığı belirdi.

İsrail ile Hamas arasında sağlanan ateşkes planının ilk aşamasının onaylanması, sadece Filistin halkı için değil, insanlık onuru adına da tarihi bir gelişme olarak kayda geçti. Mısır'ın ev sahipliğinde yürütülen zorlu müzakereler, Türkiye ve Katar'ın diplomatik desteğiyle sonuç verdi.

Elbette Mavi Marmara ile başlayan ve Sumud Filosu ile taçlandırılan ablukayı kırma sürecinin de; bu ateşkes anlaşmasındaki payını unutmamalıyız.

Anlaşmanın açıklanmasıyla birlikte ABD Başkanı Donald Trump, "Barış planımızın ilk aşamasının taraflarca onaylandığını duyurmaktan büyük gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı. Şimdi, tüm dünyanın beklediği tek şey, bu ateşkes anlaşmasının kalıcı kılınması ve terör devleti İsrail'in soykırım ve işgale bir son vererek, Gazze topraklarından çekilmesidir.

Açıklanan ateşkes metni umut verici maddeler içeriyor. İsrail'in Gazze'den belirlenen sınırlara çekilerek işgal ve ilhak girişimlerinden vazgeçmesi, 20'si hayatta olan 48 İsrailli tutsak karşılığında İsrail hapishanelerinde tutulan 2 bin Filistinlinin serbest bırakılması, Gazze'ye uluslararası istikrar gücünün konuşlandırılması ve acil insani yardım koridorunun açılması ilk somut adımlar arasında yer alıyor. Tabi İsrail'in Arz-ı Mev'ud (vaad edilmiş topraklar) projesinden vaz geçtiğini söyleyemeyiz. Hatta yarın bir gün yeniden Gazze'yi bombalamayacağına da hiç kimse garanti veremez. Kısa vadede bu kadarı da güzel bir gelişme.

Gazze: İnsanlığın Vicdan Aynası

Son iki yılda Gazze'de yaşananlar, insanlık tarihinin en trajik sayfalarından biri olarak kayıtlara geçti. Uluslararası hukuk ve savaş ahlakı defalarca çiğnendi. Yoğun bombardımanlar sonucu, büyük kısmı kadın ve çocuk olan yaklaşık 67 bin insan hayatını kaybetti. Enkaz yığınları arasında yaşama tutunmaya çalışan halk, abluka nedeniyle temiz suya, gıdaya, ilaca ve en temel yaşam haklarına dahi erişemedi. Gazze adeta modern çağın açık hava hapishanesine döndü.

Bu süreçte, dünyanın dört bir yanından sivil yardım girişimleri engellendi; limanlara ulaşmaya çalışan insani yardım gemileri bile İsrail'in saldırganlığına hedef oldu. Tüm bu gelişmeler, sadece Filistin'in değil, aynı zamanda uluslararası toplumun sınavıydı.

Şimdi Ne Yapmalı

Ateşkesin ilk aşaması onaylandı, fakat bu barışa ulaşmak için sadece bir başlangıç. Şimdi yapılması gereken, siyasi söylemlerin ötesine geçerek somut adımlar atmaktır. Bu noktada üç kritik başlık öne çıkıyor:

1. İnsani Yardımların Derhal

Başlatılması

Gazze'nin en acil ihtiyacı insani yardımdır. Mısır sınır kapısı üzerinden, Birleşmiş Milletler gözetiminde uluslararası sivil toplum kuruluşlarının insani ve nakdi yardımları Gazze'ye ulaştırılmalıdır. Gıda, ilaç, su arıtma cihazları, mobil sağlık klinikleri ve geçici barınma çözümleri ilk etapta sağlanması gereken önceliklerdir.