Genel kanaat Netanyahu'nun Trump'ın "Gazze Plânı"nı kabul ettiğini söylediği anda bu plânı nasıl bozacağını düşündüğü şeklinde. Netanyahu iktidarda kalmak için her şeyi yapabilecek tiynette bir katil. Trump ise Netanyahu'ya rağmen İsrail'i dünyadan dışlanmış bir parya devlet olmaktan kurtarmaya çalışıyor. Netanyahu daha önce yaptığı bir açıklamada İsrail'in yalnızlaşmasını umursamadığını söylemişti, yeter ki ABD arkasında durmaya devam etsin.
İsrail'de, ABD'de ve diğer Batı ülkelerindeki Yahudiler'in önemli bir kesimi Netanyahu'nun Yahudiler'i soktuğu durumun sürdürülemez olduğunu düşünüyorlar. İsrail'in koruyucu kalkanı olan Amerika'daki "İsrail Lobisi"nin güç kaybetmeye başlaması da bunu
teyit ediyor.
Trump'ın "Önce Amerika" söyleminin en coşkulu tabanını temsil eden 40 yaş altı genç Cumhuriyetçiler arasında da İsrail'in ABD'nin dış politikasını tayin etmesinden duyulan rahatsızlık giderek derinleşiyor. Bu tabana göre "Önce Amerika", "Önce İsrail" değildir. Bazı yorumlara göre Trump, destekçilerini yatıştırmak için Netanyahu'yu ateşkese zorluyor.
ABD Dış İşleri Bakanı Marco Rubio da "CBS News" kanalından Margaret Brennan'a İsrail'in uluslararası izolasyonunun Gazze'deki 'savaşın' sona ermesini gerekli kıldığını söylüyordu. Rubio ABD kamuoyunda İsrail'e yönelik tepkilerin İsrail'in küresel konumunu da olumsuz etkilediğine dikkat çekiyordu. Rubio bu sözleriyle, uzun yıllardır son derece İsrail yanlısı kalan Amerikan toplumundaki duygu değişiminin İsrail için ayıltıcı olması gerektiğini ima ediyordu.
Amerika'daki liberal Siyonistlerle Anti-Siyonist Yahudiler'e göre Netanyahu yönetimindeki İsrail rejimi dünyada durmaksızın Anti-Semitizm üreten fabrikadır. Liberaller ve Anti-Siyonist Yahudiler İsrail'in Gazze'de yürüttüğü soykırımın parçası olarak görülmek istemiyorlar. En son, New York'taki anti-Siyonist Yahudiler, Yahudiler'in "kefaret ve tövbe günü" olarak niteledikleri "Yom Kippur"da sokağa çıkarak, Gazze'deki soykırımı şiddetle lanetlediler.
Perşembe günü, 50'den fazla kişinin gözaltına alındığı gösteriler "Rabbis for Ceasefire (Ateşkes için Hahamlar)"grubu tarafından organize edildi. Filistin kefiyesi takan göstericiler polis tarafından kelepçelenerek gözaltına alınırken "Yaşasın Gazze" sloganları atıyorlardı.
12 yıldır "New York Şehir Denetçisi" seçilen Brad Lander ise gösteride yaptığı konuşmada ABD'nin İsrail'in soykırımına ortak olmamasını ve İsrail'i Amerikalıların vergileriyle finanse etmemesini istiyordu. New York'taki en yüksek görevdeki Yahudi olan Lander Demokrat Parti ön seçimlerinde Belediye Başkanlığı için aday olmuştu. Oylamalarda Zohran Mamdani ve eski vali Andrew Cuoma'dan sonra üçüncü sırada çıkan Lander, şimdi Mamdani'nin müttefikidir.
Hindistan asıllı Amerikalı Zohran Mamdani, New York'a gelmesi durumunda Netanyahu'nun derdest edilerek Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne teslim edileceğini söylemişti. Belediye başkanlığı için aday adayı olan birçok isim, seçilmeleri halinde ilk seyahatlerini İsrail'e yapacaklarını söylemiştiler. Mamdani ise New Yorklular'a hizmet etmek için şehirde kalacağını beyan etmişti. Filistin'i savunan Mamdani'nin ön seçimlerde Yahudi seçmenler arasında diğer adaylardan yüzde 17 daha fazla oy alması son derece dikkat çekiciydi. Yapılan son anketler de Mamdani'nin Yahudi oylarının aslan payını almaya devam ettiği yönündeydi.