Suriye'de neler oluyor

SURİYE'de kanlı bir oyun oynanıyor. Suriye'de ne olduğunu anlamak için 3 Mart'ta Rakka'da yapılan toplantıya gitmekte fayda var.

PKK'nın kontrolündeki Rakka'daki toplantıya, ABD'nin bölgedeki kolu olan Centcom temsilcisi, PKK-YPG temsilcisi, Esed döneminde Suriye ordusunda önemli görevlerde bulunmuş Nusayri kökenli eski bir general ve Dürzi terör örgütünün temsilcisi katılıyor. İran'ın temsilcisi toplantıya son anda yetişiyor. 6 Mart'ta ise Lazkiye'deki olaylar patlak veriyor.

Bakalım hangi merkezlerde bu tür hangi toplantılar yapıldı.

WIKILEAKSBELGELERİNDE

Suriye yeniden iç savaş ortamına çekilmek isteniyor. Suriye iç savaşı başlamadan önce dönemin ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'un WikiLeaks belgeleri arasında çıkan Veryansın TV'den Hüseyin Vodinalı'ın paylaştığı not, birçok şeyi anlatmaya yetiyor.

"Esad'ı devirmemiz Hıristiyan ve Şiilerin (Aleviler de) katledilmesinin kapısını açan bir mezhep savaşına yol açar ama bu İsrail ve onun Batılı müttefikleri açısından iyi bir şey!"

Haberin Devamı

Türkiye Esed'i seçimlere gitmeye ve halkıyla barışmaya ikna etmeye çalışırken, ABD "Bir an önce Esed'i devirmemiz lazım" diyerek Türkiye'ye baskı yapıyordu.

HILLARY CLINTON-HAKAN FİDANDİYALOĞU

ABD sonradan politika değiştirdi. Oyun içinde oyun tezgâhladılar. Esed'i devirmeyi değil, Suriye'yi iç savaşa sürüklemeyi tercih ettiler. Hillary Clinton ile o dönem MİT Başkanı olan Hakan Fidan arasında geçen ilginç diyaloğu aktarmak istiyorum.

Clinton, Fidan'a "Suriye'de ne olacak" diye soruyor. Fidan, "Seçimler olacak" diye karşılık veriyor. Clinton, bu kez "Seçimler olunca ne olacak diye soruyor. Fidan, "Suriye halkının istediği olacak" diye cevap veriyor. Clinton koltuğundan doğrularak "Müslüman Kardeşler seçilecek" diyor. "O zaman gayrimüslimler ne olacak Hıristiyan azınlıkların durumu ne olacak" diye soruyor ama cevabı kendisi veriyor, "Buna müsaade edemeyiz".

Ondan sonra Suriye'de Pandora'nın kutusu açıldı. ABD, Rusya, İran, İsrail el ele verip 1 milyon insanın ölümüne yol açan kanlı savaşı başlattılar.

Şimdi benzer bir oyunu oynamak istiyorlar.

İSRAİL-İRAN İŞBİRLİĞİ

İsrail, güneyde Dürzileri, Lazkiye'de Nusayrileri, Suriye'nin kuzeyinde PKK-YPG'yi kışkırtmaya çalışıyor. İran başından beri oyunun içinde. Hem Nusayri kartını hem PKK-YPG kartını kullanıyor. İsrail ile İran, Suriye'yi karıştırmak için işbirliği yapıyorlar.

Haberin Devamı

İsrail basını, PKK-YPG'nin silah bırakmasının Suriye'de, İsrail'in çıkarlarına tehdit oluşturabileceğini yazıyor. Haaretz gazetesi, PKK-YPG'nin silah bırakması için "Suriye'nin güç dinamiklerini değiştirebilir ve İsrail'in ülkedeki varlığına meydan okuyabilir" diye yazdı.

Suriye'de büyük bir oyun kurgulanıyor.

BİZİ İLGİLENDİRİYOR

Suriye'deki gelişmeleri dikkatli bir şekilde takip etmeliyiz. 'Suriye'deki gelişmelerden bize ne' diyemeyiz. Suriye'de yaşananlar en çok bizi ilgilendirir.

1- Suriyeli mülteciler

2-Terör eylemleri. DEAŞ'ın, PKK'nın ve Suriye muhaberatının Reyhanlı, Gaziantep, Suruç, Ankara Gar ve İstanbul Sultanahmet, Beşiktaş ve Taksim'de gerçekleştirdikleri terör eylemleri.

Haberin Devamı

3- Sınırımızda kurulmak istenen PKK-terör devleti. Türkiye güçlü bir ülke olduğu için Fırat Kalkanı, Barış Pınarı ve Zeytin Dalı operasyonlarıyla o planı akamete uğrattı. Ama tehlike henüz geçmiş değil.

Suriye iç savaşında en büyük bedeli biz ödedik.

Suriye 13 yıl iç savaşı yaşamış, 61 yıllık Baas rejimi döneminde ise Nusayri azınlık tarafından yönetilmiş bir ülke. Aralarına kan girmiş. 61 yılın tortusunun 61 günde kalkması beklenemez. Ancak eski hesapları görmek demek Suriye iç savaşına davetiye demektir.

Ahmed Şara da yönetimi ele geçirdikten sonraki ilk açıklamalarında, "İntikam hissiyle hareket etmeyeceğiz" dedi. Çok doğru bir yaklaşımdı.

İSRAİL SİLAHLARI

Haberin Devamı

6 Aralık'ta Lazkiye ve Tartus'ta başlayan olayların arkasında da bu ülkeler var. Esed rejiminin kalıntılarını harekete geçirdiler. İsrail ordusuna ait helikopterlerin Lazkiye'de dağlara silah indirdiği tespit edildi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in söylediği gibi "Terörist teröristtir, mezhebi olmaz".

Ahmed Şara yönetimininde Nusayriler ile teröristleri birbirinden ayırması ve Nusayrileri kazanması gerekiyor. Onun için ısrarla Ahmed Şara'nın Lazkiye ve Tartus'a gitmesini ve halkla kucaklaşmasını öneriyorum. Bu hem bir meydan okuma olur hem de Nusayrilere verilmiş bir güvence olur.