Özgür Özel nereye koşuyor

Şimdiye kadar kurultay salonlarından izlenimlerimi paylaştım. Ancak CHP'nin olağanüstü kurultayına yer darlığı nedeniyle basın alınmayınca salonun havasını aktarmak yerine değerlendirmelerimi paylaşmakla yetineceğim.

Kurultaydan sonra artık "Özgür Özel nereye koşuyor" sorusunu daha rahat bir şekilde sorabiliriz.

Özgür Özel, cumhurbaşkanlığı adaylığına koşuyor.

Bir süre sonra, 'eğer İmamoğlu cumhurbaşkanı adayı olamıyorsa CHP'nin Genel Başkanı doğal cumhurbaşkanı adayıdır' seslerini duyabiliriz. Böylece Özgür Özel'in cumhurbaşkanı adaylığına alıştırılacağız. Bu da önemli bir siyasi iletişim stratejisidir.

RÜZGÂR LEHİNE ESİYOR

Rüzgâr Özgür Özel'den yana esiyor. CHP'deki gelişmeler Özgür Özel'in elini güçlendirdi. Hakkını teslim edelim İmamoğlu'yla ilgili süreci iyi yönetti. Rüzgârı kendi lehine çevirmeyi başardı. Tam tersine o sürecin altında kalabilirdi.

KONJONKTÜR LEHİNE

Şu andaki konjonktür Özgür Özel'in lehine.

İmamoğlu cezaevinde. Diploması iptal. Yargılandığı davalardan ceza alırsa cumhurbaşkanı adayı olamayacak. Bu kurultay da gösterdi ki Mansur Yavaş'ın CHP'de karşılığı yok. CHP'nin alternatif adayı olarak gözükmüyor. Geriye sadece Özgür Özel kalıyor.

BOŞ KOLTUK

Haberin Devamı

Tekrar kurultaya dönecek olursak salonun her köşesinde Ekrem İmamoğlu'nun ruhu dolaşıyordu. Kurultay salonunda Ekrem İmamoğlu için boş koltuk ayrılmıştı. İmamoğlu boş koltuktan kurultayı yönetti.

DİLEK İMAMOĞLU

Ekrem İmamoğlu cezaevindeyken, bu sürece İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adaylığı damgasını vurmuşken, gözler Dilek İmamoğlu'nu aradı. Acaba Dilek İmamoğlu'nun adı cumhurbaşkanı adaylığı için geçtiği için mi bu bu kez geri plana itildi

KILIÇDAROĞLU TAVIR KOYDU

Kılıçdaroğlu yenileceği bir yarışa girmemekle doğru olanı yaptı. "Yüzüne tükürürler" şeklindeki çirkin ithamlara karşı, "Çalmadım ki yüzüme tükürülsün. Çalanın, hırsızın yüzüne tükürülür. Benim başım dik alnım açık, çalanlar düşünsün" şeklindeki çıkışı ile sürece damgasını vurdu. Ayrıca kurultay salonunda da duruşunu korudu. Kurultaya katılarak doğru olanı yaptı. Partiye, partiliye tavır konulmaz. Ancak konuşmasından sonra Özgür Özel'i alkışlamadı. Özgür Özel salona girince Hikmet Çetin ve Altan Öymen ile kucaklaştı. Ancak Kılıçdaroğlu, Özgür Özel'le kucaklaşmadı. Özgür Özel'in konuşma çabasına rağmen konuşmayarak mesafesini korudu.

Haberin Devamı

İDDİASINI SÜRDÜRDÜ

Kılıçdaroğlu, Özgür Özel yönetiminde kendini ayrıştırdı ve CHP konusunda iddiasından vazgeçmediğini, genel başkanlık iddiasını sürdürdüğünü gösterdi. Zaten ismi anons edildiğinde de çok alkış aldı.

Kılıçdaroğlu'nun salonda bir önceki genel başkan olarak hemen Genel Başkan'ın yanında oturtulmaması, arada Hikmet Çetin'in olması nedeniyle Kılıçdaroğlu ekibi rahatsızlığını ifade etti. Şık olmadı. Ama kendileri de cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'yi tuvaletin kapısına oturtmuşlardı.

Bunlar siyasete saygınlık kazandıran davranışlar değil.

BAYKAL UNUTULDU

Divan Başkanı, vefat etmiş CHP genel başkanlarının ismini sayarken Deniz Baykal'ın ismini unuttu. Sonra özür diledi. Özür dilemek de bir erdemdir. Ancak bugün CHP kurultayını yapabiliyorsa 12 Eylül'den sonra Baykal, CHP'nin açılmasını sağladığı için yapıyor. Ecevit, CHP'yi açmadı. DSP'yi kurdu. Demirel, AP'yi açmadı. DYP olarak devam etti. Ama Baykal, CHP'yi açtı ve 18 yıl genel başkanlığını yaptı. Unutulur mu

BERHAN ŞİMŞEK

Haberin Devamı

Berhan Şimşek adaylık için gereken imzayı topladığını ama süresi geçtiği gerekçesiyle adaylığının kabul edilmediğini belirterek sert bir şekilde tepki gösterdi. Özgür Özel'le tartıştı.

CHP'ye genel başkan olacaksan gümbür gümbür geleceksin. 300-400 imzayı zamanından önce divana teslim edeceksin.

Özgür Özel'e gelince Berhan Şimşek