Altın Gençler, İş Bankası ve ..

Atalarımız "Marifet iltifata tabidir" demiş ama bunu unutalı çok oldu. Eleştiriyi çok seviyoruz ama teşekkür ya da iltifatta o kadar bonkör değiliz. Devletin vatandaşa bakış açısı da eğitimde olduğu gibi ödüllendirmeye değil, cezalandırmaya yönelik. Gelişmiş ülkelerde öğrencilerin neyi bildiği, hangi yetkinliğe sahip olduğu tespit edilip geliştirilir biz ise öğrencilerin başarısız olduğu derslere bakıp yaşamlarını altüst ederiz…

Lise ve dengi okullarda 300'ü aşkın ders okutuluyor ama sınavlarda sadece 10 dersten soru soruluyor. Diğerleri ise "boşa zaman kaybı!.." Oysa o derslerin de her öğrenciye, en azından sınavda soru sorulan dersler kadar katacağı çok önemli kazanımlar, yetkinlikler, farklı bakış açıları var ama bu kimin umurunda!..

İşte bu yüzden eğitim sistemimizin en büyük baş ağrısı, çocuklarımızı her şeyden koparıp sınav köleleri haline getiren bu sistem!

Başarıdan ne anlıyoruz

Üniversiteye girişin nasıl olacağına YÖK karar veriyor, ÖSYM uyguluyor, MEB seyrediyor. İş Bankası da ödüllendiriyor! Hem de 54 yıldır..

İçlerinden hiçbirinin onca yıldır gidişatı zerre kadar da olsa sorgulamıyor olması ise en ilginç olanı!

İş Bankası'nın 1971'ten bu yana sürdürdüğü "Altın Gençler" projesi çerçevesinde bugüne kadar

4 bine yakın gencimize ödül verildi.c2025 üniversite giriş sınavlarında SAY, EA, SÖZ ve DİL ham puan türlerinden birinde ilk 30'a giren öğrencilerin ödülleri de önceki gün kendilerine takdim edildi.

Öğrencilerin çoğu Ankara ve İstanbul'daki üniversiteleri tercih ettikleri için ulaşım ve barınma sorunları olmadı. Aileleri ve öğretmenleri uzaktan gelenlerin masraflarını da İş Bankası karşıladı. Misafirler görkemli bir tören beklerken çok sade bir törenle evlerine uğurlandılar. Plaketleri törenin yapıldığı İş Bankası kulelerine girişte verildi, 30 bin TL'lik para ödülleri hesaplarına yatırıldı, 102 öğrenciye temsilen iki öğrenciye de plaket sunuldu. Plaketleri, Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Bali'nin vereceği açıklanmıştı, Genel Müdür Hakan Aran verdi. Seremoni toplam 12 dakika sürdü. İlk 8 dakikası Aran'ın konuşmasıyla geçti. Son 4 dakikada ise plaket töreni yapıldı, toplu fotoğraf çekildi! Tören öncesi ve sonrasında ise ayaküstü sohbetler ve atıştırmalıklar vardı…

Sadece ülkemizin değil, dünyanın önde gelen bankalarından biri olan ve en önemlisi de yarım asırdır bu töreni düzenleyen İş Bankası, görünen o ki biraz proje ve tören yorgunu olmuş.

Her yaştan herkese ve özellikle de gençlere yönelik o kadar çok toplumsal projeye imza atıyorlar ki katılanlar için müthiş bir heyecan fırtınası yaratan bu etkinlikler, sanki onlar için rutine dönüşüp enerjisini ve heyecanını kaybetmiş bir angarya haline gelmiş!

Öyle olmasaydı, böyle olur muydu

■ Örneğin 30 bin TL'lik para ödülü enflasyona rağmen aynen kalır mıydı

■ Her öğrencinin ödülü aileleri ve öğretmenleriyle birlikte sahneye çağırılarak verilseydi çok daha onur verici olmaz mıydı

■ Tüm öğrencilere ve velilere olmasa da istekli olanlara o anki duygularını paylaşmak için mikrofon uzatılamaz mıydı

■ Önceki yılların, hatta en kıdemli Altın Gençleri de törene davet edilemez miydi

■ Temsili plaketlerin şampiyonlara değil de daha alt sıradakilere verilmesinin gerekçesi paylaşılamaz mıydı

■ Gençlerin seçtikleri üniversiteler, meslekler ve sonraki serüvenleri konusunda bir araştırma paylaşılamaz mıydı..

Aran sayıları 4 bine ulaşan gençlerden zirveye ulaşanlara yönelik isimler saydı, hepsi 4 taneydi. Eminiz ki çok daha fazlası vardı ama belli ki onun da elinde yeterince veri yoktu.