Türkiye, kendi ev sahipliğinde gerçekleştirilen Avrupa Para Gençlik Oyunları'nda tarihi bir başarıya imza attı. 21–28 Temmuz tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenen oyunlarda milli sporcularımız, 22 altın, 33 gümüş ve 22 bronz olmak üzere toplam 77 madalya kazanarak oyunları birinci sırada tamamladı. Bu sonuç, yalnızca bir başarı tablosu değil; Türk Paralimpik hareketi için yeni bir dönemin işareti oldu. İstanbul'un ev sahipliği yaptığı organizasyonda 33 ülkeden 662'si sporcu olmak üzere 1.250'ün üzerinde katılımcı yer aldı. Atletizmden yüzmeye, judodan boccia'ya kadar 9 farklı branşta sahne alan genç sporcular, sadece madalya için değil; uluslararası bir vizyonda yer edinmek ve geleceğe hazırlanmak için yarıştılar. Türkiye'nin zirveye yerleşmesi, son yıllarda Paralimpik sporda atılan sistemli adımların somut bir karşılığı oldu.

PARALİMPİK YOLCULUĞUN KÖŞE TAŞLARI

Avrupa Para Gençlik Oyunları, yalnızca gençlerin uluslararası arenada yarıştığı bir etkinlik değil; onları Paralimpik Oyunlar'a hazırlayan bir okul niteliğinde. Bu organizasyonlar, sporcularımıza sahada deneyim, psikolojik dayanıklılık ve uluslararası rekabet kültürü kazandırıyor. Türkiye Milli Paralimpik Komitesi Başkanı Murat Aksu'nun oyunların açılışında vurguladığı gibi: "Asıl başarı, insanın kendi sınırlarını zorlaması ve hayallerinin peşinden gitmesidir." Bu oyunlarda alınan her madalya, yalnızca bir ödül değil, Paris 2024 Paralimpik Oyunları sonrası yakalanan ivmenin devamı olarak görülmeli. Para sporcularımızın, İstanbul'da gösterdiği performansla Los Angeles 2028 ve Brisbane 2032 Paralimpik Oyunları için güçlü bir hazırlık sürecinin içinde olduğunu dünyaya gösterdi. Bu genç sporcular, yarının Paralimpik yıldızları olarak Türkiye'nin gelecekteki başarılarının temellerini atıyor.

2036 YOLUNDA STRATEJİK BİR ADIM

Türkiye'nin bu oyunlara ev sahipliği yapması, yalnızca bir organizasyon deneyimi değil; 2036 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları adaylığı için kritik bir stratejik hamle. İstanbul'da ilk kez çoklu branşlı bir Paralimpik organizasyon gerçekleştirilmesi, Türkiye'nin büyük çaplı etkinliklerdeki organizasyon gücünü kanıtladı. Avrupa Paralimpik Komitesi Başkanı Raymon Blondel'in sözleri de bu durumu doğruluyor: "İstanbul 2025, sayısız saatlik bir emeğin sonucudur ve Avrupa Paralimpik hareketi için önemli bir adımdır." Türkiye artık yalnızca yarışmacı değil; ev sahibi kimliğiyle de Paralimpik hareketin merkezinde yer alıyor. Bu güçlü organizasyon deneyimi, 2036 vizyonunu destekleyen somut bir referans oluşturuyor.